Çocukları kızdıracak birçok durum olabilir (yetişkinlerde olduğu gibi) ve bu durumun üstesinden gelmek birçok yetişkin için ebeveynliğin en zor görevlerinden biridir.
Genellikle çocuklarda kızgınlık ve ebeveyndeki gerilen sinirlerin etkisiyle, aralarında isteklerini dile getirme yarışı başlar. Genellikle yarışı “Çünkü ben böyle istiyorum!” diyen yetişkin kazanır. Akabinde ebeveyn suçluluk, pişmanlık ve yetersizlik gibi hisler arasında bulur kendini.
Çocukların kızmaya hakkı var mı?
Çocukların genellikle kızma ve öfkelenme gibi duyguları büyükler tarafından kabul görmez. Bencil, mantıksız ya da şımarıklıktan ötürü olduğu düşünülür. Bu şekilde yetiştirilen ebeveynlerin kendi çocuklarıyla da bu konuda sıkıntı yaşama ihtimalleri oldukça yüksektir.
Öncelikle çocuklardaki öfke ve kızgınlığı iyi yönetebilmek için, çocuğa (belki de en başta yetişkinlere) bu duygunun normal ve kabul edilebilir olduğunu öğretmek gerekiyor. Aksine çocuğun bu duygusunu inkar eder ve bastırmaya çalışırsanız çocuğu daha da öfkelendirmeye hatta agresifleşip saldırgan tavırlar içine girmesine neden olabilirsiniz.
Ebeveynler unutmamalıdır ki, bizleri yetişkin hayatımızda kızdıracak birçok sebep olduğu gibi (trafikte önünüzü kesen bir araç ya da sözünüzü kesip duran bir iş arkadaşı), aynı şekilde çocukları da kendi dünyalarında kızdıracak sebepler olabilir ve onların kızması ve tepki vermesi de bizler gibi normal karşılanmalıdır.
Yetişkinler çocukların hislerine anlayış göstermeli, yaşamasına izin vermeli fakat daha kabul edilebilir bir şekilde duygularını yönetmesine de yardımcı olmalıdır.
Çocuklar neye kızar?
Çocuklar genellikle kendilerini çaresiz hissettiklerinde duruma kızarak tepki verirler. Kızgınlık genelde kişinin kısıtlandığını hissettiğinde ortaya çıkar. Fakat çocuklarda kızgınlık daha genel bir duygudur. Utandıklarında, yalnız hissettiklerinde, izole edildiklerinde, endişelendiklerinde ya da canları acıdığında kızarak tepkilerini gösterirler. Çocuklar bu durumlarda kendilerini çaresiz hissederler.
Unutmamak lazım ki kızgınlıkla agresiflik ayni şey değildir. Kızgınlık bir duygu olup, agresyon ise bir davranıştır. Kızgınlık geçici bir süre engellenme karşısında verilen duygusal tepkiyken, agresyon karşısındaki kişiyi incitme ya da zarar verme davranışıdır. Çocuğa kızmasının normal olduğunu fakat agresyonun (zarar veren davranışın) kabul edilemeyeceğini açıklamak gerekir.
Çocuğa kızgın anında nasıl yaklaşmak lazım?
Çocuğunuz bir şeye kızdığında öncelikle ona ne olduğunu, neyin yanlış gittiğini ya da neden bu şekilde hissettiğini sorun. Kendisi bunu ifade edebilecek yeterlilikte olabilir, ya da hislerini anlamlandırmak için sizin yardımınıza ihtiyaç duyabilir.
Çocuklar birbirlerine kızıp zarar verdiklerinde, kimin bunu ilk başlattığından ziyade hoşlanmadıkları bir durumu sona erdirmek için vurmayı nerede öğrendiklerini sorun. Belki de birbirlerine kızınca vurmayı okulda diğer çocuklardan öğrenmiş olabilirler (Hatta kızınca cezalandırıp vurmayı sizden de öğrenmiş olabilirler). Onlara kızgınlığını anladığınızı fakat agresif davranışlarının doğru olmadığını söyleyin. Ve öfkesini ifade etmenin doğru yolunu gösterin.
Bunu yaparken çocuğunuza sadece ne yapmaması gerektiğini değil, aynı zamanda yapması gereken davranışı da söyleyin. Örneğin, “Kızdığında kardeşine vurma. Bana gelip ne olduğunu anlat, ya da ona oyuncağını geri vermesini söyle ya da bana söyleyeceğini söyle ve onu uyar.”
Başka bir yazımda agresif çocuklarla baş etme yollarını/ ipuçlarını vereceğim.
Meleknur Ozgu
Bir Cevap Yazın