Gönderen: Ruhdoktoru | Kasım 12, 2009

Anksiyete (Kaygı) ile Başa Çıkmanın Beş Yolu

depresyon,anksiyete,kaygıAnksiyeteyle başa çıkma yollarını öğrenme, özellikle yaygın anksiyete bozukluğu (generalized anxiety disorder) olan kişilerin tatmin edici bir yaşam sürmesi için oldukça gerekli. Profesyonel yardımın dışında bu maddeler size günlük kaygınızla baş etmeniz için yardımcı olabilir. Bir başka yazımızda da bahsettiğimiz alternatiflere ek olarak işte size beş öneri:

1. Yatışmaya Çalışın

Terapistlerin en faydalı başa çıkma yöntemi yatıştırmadır. Kendinizi yatıştırmayı ve rahatlatmayı öğrenerek yaşadığınız duyguları tolere edebilirsiniz. Bu anın sonunda geçeceği düşüncesi son derece yararlı olabilir. Önemli olan bunu düzenli yapmak ve işe yaradığına güvenmektir.

2. Nedenleri Belirleyin

Yaygın anksiyete bozukluğu olan birçok kişi, kaygısının gerçek nedenini belirlemek için uğraşır. Bu nedenlerin bir kısmının ‘korku’ olması muhtemeldir. Fakat bazı kişiler korkunun nedenlerini bulmak için kendilerine izin vermez. Kendine dürüst olup (istemediğiniz bir durum olsa dahi) nedeni arama, etkin başa çıkma için önemlidir.

3. Problemi Çözün

Anksiyete bizi harekete geçirmeye ve problemleri çözmeye zorlar. Eğer problem üzerinde sizin de etkiniz varsa, çözüm odaklı harekete geçmek kaygının yatışması için işe yarayan bir yol olabilir. Ne yazık ki bütün problemler çözülebilir değildir. Kontrolünüz dışında gelişen durumları ve belirsizlik halini nasıl yönetebileceğinizi öğrenme, bir diğer önemli başa çıkma ve tedavi yöntemidir.

umut4. Geçeceğini Unutmayın

Hayatta pek çok şey kalıcı değildir. Yaşadığınız stresörler, fizyolojik durumunuz ve mevcut endişeleriniz de bunun içindedir. Anksiyeteniz alevlendiğinde ve stresiniz arttığında güçlü kalmaya çalışın, inancınıza sımsıkı sarılın ve geçeceğini unutmayın.

5. Gevşeyin

Hızlı gevşeme tekniklerini öğrenme de anksiyeteyle başa çıkmak için iyi bir yol olabilir. Kısa bir kas-gevşeme egzersizi yapmak, diyaframdan (göğsünüzden değil) yavaşça nefes alıp vermek beden ve zihni sakinleştirmek için oldukça yararlıdır.

Çeviri: ruhdoktoru.com

Kaynak: About.com


Yanıt

  1. İnanılmaz bir kaygı içerisindeyim, çok korkuyorum. Korkumun nedeni bir işe başlayacak olmam; işi başarıp başaramayacağım konusunda tereddütteyim. Kendime güvenimi kaybettim. Eğer işi başaramazsam kötü şeyler olacak gibi hissediyorum. Lütfen bana yardım tavsiyelerinde bulunun.

  2. Merhaba,

    Yeni işe başlayacak olan herkes bir miktar korku ve kaygı yaşar. Emin olun ki iş arkadaşlarınız ya da müdürleriniz de ilk başladıklarında aynı endişeleri taşıdılar. Bu sebeple onlar da sizden ilk aşamada kusursuz bir performans beklemezler. Zamanla ve tecrübeyle hatta bazen hata da yaparak işinizi en iyi şekilde yapabilir hale geleceğinize eminim.

    Unutmayın yeni bir iş yeni bir başlangıçtır. Kendinize bir şans vermelisiniz.

    Sevgiyle kalın…

  3. Merhabalar,

    Yazınızı çok beğendim, sayfalarca yazıya bedel öz bir yazı. Bir dönem popüler psikoloji, NLP ve kişisel gelişim ile ilgilenmiştim ama açıkçasını söylemek gerekirse birçoğu beni tatmin etmiyordu. Çünkü neredeyse hepsinde insanın egosu ön plana çıkartılıp “sen istersen her şeyi yapabilirsin” mesajı veriliyordu. İnsan bu kadar acizken ve giriştiği birçok şeyi bitirmeyi beceremezken egoya bu kadar vurgu yapılması hiç bir işime yaramadı ve daha çok ümidimi kırdı. Sizin sitenizi çok beğendim. Bir çok konu güncel hayatımıza yönelik ve pratik tavsiyeler içeriyor ve makul önerileriniz var. Emeğinize sağlık. Teşekkür ediyorum Melek Hanım
    Bir sorum olacak. Öğrenciler için en stresli ve kaygılı dönemleri herhalde sınavlarıdır. Genellikle sınav haftası gelip çatana kadar çalışmaktan kaçındığım için son hafta biyolojik ve psikolojik olarak tamamen kilitleniyorum. Tabi ortaya bir fiyosko çıkıyor. Yapmam gerekli olan her şeyi aynı anda düşünüp gözümde büyütüyor ve problemlerle yüzleşmekten ziyade kaçmaya çalışıyorum. En güzeli olmuyor derken hiçbirşey olmuyor ve ümidimi yitiriyorum. Bu dünyada hiçbir işe yaramaz zavallı biri gibi hissediyorum kendimi. Bu ruh haletinden kurtulup sınavlarımda başarılı olmam için neler tavsiye edersiniz ?

    • Merhaba,

      Öncelikle blogumla ilgili güzel yorumlarınız için teşekkür ederim.

      Yaşadığınız durum öğrenciler (hatta çalışanlar) için oldukça yaygın bir durum. Son dakika insanı olmayı seviyoruz. Sorumluluklarımızın farkında olduğumuz halde erteliyip sırtımızda yükünü taşıyoruz, bu da yetmez gibi sonuç elbette bizi tatmin edecek nitelikte olmuyor. Gördüğünüz gibi bu bir süreç. Sizi de en çok etkileyen sonuç. Düzelmesi gereken yer ise bu sürecin başlangıcı. Sorumluluklarınızı yerine getirdiğinizde tatmin duygusu kendiliğinden gelecektir.
      Size etkili çalışmaya ilişkin birkaç tavsiyede bulunacağım. Umarım işinize yarayacak noktalar olur.
      1. Amaç. Öncelikle yapmanız gereken iş ne olursa olsun (sınav, proje) hedefinizi tekrar bir hatırlayın. Asıl amacınızı ve ideallerinizi düşünün. Uğraştığınız şeylerin bu gaye için atılması gereken adımlar olduğunu bilin. Unutmayın her biri sizi hedefinize daha da yaklaştıracak.
      2. Zaman. Çalışmanız için uygun zamanı belirleyin. Ve bu zaman dilimlerini tercih edin.
      3. Konsantrasyon. Etkili çalışmak için konsantrasyon şart. Dikkatinizi dağıtacak şeylerden (telefon,internet, hatta arkadaş!) uzaklaşın. Müzik dinlemek odaklaşmanıza engel olmuyorsa, kulağınızda hafif bir müzikle dışarıdan gelecek diğer dikkat dağıtacak unsurlardan uzaklaşmış olursunuz.
      4. Mola. Çalışmak saatler boyu hiç kalkmadan masa başında oturmak değildir. Dikkat dağılır zihnin dinlenmeye ihtiyacı vardır. Zihin yavaş yavaş körelen bir bıçak gibidir, Bir süre sonra işe yaraması için daha da fazla zaman harcarsınız. 40- 50dk da bir onar dakikalık molalar verin. Zihninizi bileyin.

      Sevgiler,

      Melek

  4. Sayın doktorum,
    gerek blogunuz gerekse sorulara verdiğiniz ayrıntılı yanıtlar için çok teşekkürler. Bizim sıkıntımız , oğlumun yoğun endişeleri var.. 12 yaşında, geceleri veya günün herhangi bir saatinde içine bir sıkıntı geldiğini, ellerinin terlediğini,içinde bilinmeyen nedenlerden korkuları olduğunu,vebu yüzden sanki bir balon şiştiğini hissettiğni söylüyor. Kötü düşüncelerin geldiğini bunları yoketmek için başka şeyler düşünse de onları bu kötü düşünceleri yok etmek için düşündüğü için bir işe yaramadığını ifade ediyor. Canavar veya harhangi bir yaratık ile bu korkularının ilgisi olmadığını , bizleri kaybetmek korkusu yaşadığını söylüyor.yemek yerken de sevdiği şeyler bile olsa 4 -5 lokmadan sonra sanki o yemeğin işkence haline geldiğini söylüyor.
    Çocuğumuzdaki stres, korku ve kaygıları nasıl azaltabiliriz? Evde uygulamamız gereken metodlar var mıdır? Onu nasıl bu korkularını yenebileceği konusunda cesaretlendirebiliriz, sadece artık büyüdün ,yenebilirsin bunları mantıklı düşün demekle olmuyor. Yardımlarınız, önerileriniz ve rehberliğiniz için şimdiden teşekkürler.

    • Merhaba,

      Oğlunuzun endişelerinin nedenini öğrenmek, ona yardımcı olabilmek için atılacak ilk adımlardan biri. Bunun için en kısa zamanda oğlunuzu bir uzmana (psikiyatrist, psikolog) götürüp profesyonel takibi altına girmesini sağlamanız gerekiyor.
      Bunun yanında siz ebeveynlerine düşen şey ise; çocuğunuza her zaman yanında olduğunuzu hissettirmeniz. Onu dinleyin. Kendisini ifade ettiğinde de “öyle bir şey yok, saçma bunlar, mantığa uyuyor mu?” seklinde ifadelerden kaçınmamız gerekiyor. Aksi halde kendisini ailesinin de anlamadığını, tüm korkularının arasında yalnız olduğunu düşünür. İhtiyaç duyduğu her an size rahatça ulaşabileceği mesajını verin. Uzman takibi altında kısa zamanda toparlanacağını düşünüyorum.

      Geçmiş olsun,

      Sevgiler

  5. Merhabalar ” öncelikle kaygı bozukluğumun nedeni etrafımdaki kişilerce kafana takma yoksa gerçek olur düşüncelerin ortaya çıkardığı stres kafamda çıkardığım durum düşünmek istemediğim halde bu söylenti kafamda ağır bir his oluşturuyor ve etrafımdakilerin söyledikleri gibi düşünürsem olur mu korkusu 2 yıldır kafamda sizce nedenli bir durumdayım. Önerileriniz için şimdiden teşekkürler.

    • Merhaba,

      Oncelikle her insanda stres ve kaygi duyulan alanlar mevcuttur. Hayatin normal bir parcasi oldugunu unutmayalim. Uzerinde dusunmek gerceklesmesine sebep olmaz. Cevrenizdeki insanlar size yardimci olamadigi zaman bazi otomatik kaliplarla guya yardimci olmaya calisirlar. “kafana takma yoksa gercek olur” da bunlardan biri. Size sunu soyleyebilirim ki, eger yasadiginiz herhangi bir olumsuz durum hayatinizin bir veya iki alanini (ev, okul, is) olumsuz derecede etkiliyor ve hayat kalitenizi dusuruyorsa bir uzmana gitme ve onun takibi altina girme zamaniniz gelmis demektir. Yasadiginiz kaygiyi kontrol altinda tutacak ve size bu zor zamaninizi atlatmada yardimci olacak cok sayida uzman var.

      Gecmis olsun,

      Hayat elimizdeki en kiymetli emanet, bunu unutmayin.

      • Cevabınız için teşekkür ediyorum. Yani aklıma kurduğum bir hastalık düşünmekle ya da böyle bir durum ortaya çıkarmaz değil mi ? Zaten böyle bir düşünce oluşmasının sebebi de söylediğim gibi etraftaki insanların takma gerçek olur sözleri. Teşekkürlerimi sunuyorum.

      • Rica ederim. Düşünce yoluyla hasta olmazsınız. Dediğiniz düşünceleri kontrol altında tutmakta zorlanıyorsanız bir uzmandan yardım almayı ihmal etmeyin. Benim burada söylediklerim yol gösterebilir fakat asıl çözümü daha kapsamlı ve takibi altında olduğunuz uzmanlardan bulabilirsiniz.

        Sevgiler

        Melek

  6. Merhaba yazınızı çok beğendim ve yorumları okurken gerçekten önemseyerek yorumlar yapmışsınız bundan dolayı bende içsel sıkıntımı yazmak istedim. Arkadaşımın belirtiği durum bende de var üzerinde durulan bir hastalığın örneğin kalp krizi kafaya takmakla ortaya çıkacak bir durum olacağını düşünürdüm.Okul dershane gerçekten beni yoruyor kafamda bir de bu düşünce. Üzerinde durulan durum gerçekleşmez demişsiniz gerçekten çok rahatladım. Anksiyete bu olabilir mi ?

    • Merhaba, yorumunuz için teşekkürler. Elimden geldiğince vakit ayırmaya calısıyorum.

      Öncelikle bu düşünceye sahip olmanızın bir nedeni var mı bunu bilmek lazım. Yakın çevrenizde kalp krizi yasayan biri ya da televizyonda bu durumu yasamış olanlara ekrandan tanıklık etmeniz bile sizi bu düşüncenin etkisi altında bırakmaya yetmiş olabilir. Olumsuz görüntülerden ve ortamlardan uzak durmaya çalışın.
      Kalp krizi geçirmeyi düşünmek geçirmeye neden olmaz. Kalp krizine neden olan başlıca faktörler şunlardır: yaş (erkeklerde 45 yaş ustu daha riskli), yüksek kolesterol, tansiyon, diyabet, genetik yatkınlık, obezite , alkol, sigara..
      Okul sizi zihnen ve bedenen yeterince meşgul ediyor. Kendinize zaman ayırıp, arada rahatlayacağınız ve huzur bulacağınız ortamlara gitmeye çalışın. Herkesin kendini dinlendirme yöntemi vardır. Dinlenin, stresten uzaklaşın. Böylece kendinizi daha güçlü hissedip, olumsuz düşüncelerden daha kolay kurtulabilirsiniz.

      Sevgiler..
      Melek

      • Tabi, böyle bir düşünceye sahip olmamın nedeni yakın bir arkadaşımın kalp krizinden vefat etmesiydi. Ben de yaşarmıyım acaba diye düşünürken ailemin; “düşünme düşüncenle getirirsin..” gibi sözleri, bende bu düşüncelerin obsesif bir takıntı haline dönüşmesine neden oldu. Aşırı derecede anksiyete yaşadığımı düşünmüyorum açıkcası; çünkü anksiyete ile ilgili araştırma yaptığımda titreme, kalp çarpıntısı gibi nöbetler yaşandığı gözüküyor. Lakin beni düşündüren sadece söylenmiş bir sözdü..

        Beni gerçekten verdiğiniz cevapla rahatlattınız, teşekkür ederim.

  7. merhabalar,
    bana sosyal fobi teşhisi konuldu ve belli durumlarda örneğin yeni tanıştığım ya da çok tanımadığım insanlarla yemek yeme gibi durumlarda ortaya çıkıyor..aşırı derecede kusma mide bulantısı kaygısı yaşıyorum..o an ter basıyor,beynim sanki işlevini yitiriyor..dünyadan kopuyorum..bu panik anını hissettiğim zaman yapabileceklerim nelerdir..bir aydır ilaç kullanıyorum ayrıca..teşekkür ederim..

    • Merhaba,

      Öncelikle geçmiş olsun. İlaç tedavisinin yani sıra terapi de alırsanız daha hızlı bir şekilde bu durumun üstesinden gelebilirsiniz. Örneğin Bilişsel Davranışsal Terapi ile bahsettiğiniz dönemlerdeki yükselen anksiyetenizi nasıl kontrol edeceğinizi öğrenebilirsiniz. Doğru nefes alma ve rahatlama teknikleri işinize yarayabilir. Ayrıca bu terapilerle sosyal becerilerinizi de geliştirebilirsiniz.

      Nefes alma teknikleriyle ilgili şunu söyleyebilirim: kaygı anında insan kesik kesik nefes alır. Diyaframı genişletme egzersizleriyle, rahat olduğunuz zamanlardaki gibi daha yavaş ve daha derin nefesler alabilir ve kendinizi daha rahat hissedebilirsiniz.

      Siz çözüm için en büyük adımı atmış ve bir uzmana gitmişsiniz. Bu göstermiş olduğunuz cesareti devam ettirir ve kararlı olursanız en kısa sürede bu süreci atlatacağınıza inanıyorum.

      Sevgiler

      Melek

  8. Merhaba,
    Öncelikle bu blogda yer alan değerli yazı ve yorumlarınız için size teşekkür ederim. 1,5 yıldır sürekli korku, endişe, başıma kötü bir şeyler gelecek hissi ile yaşıyorum. Yaptığım araştırmalar neticesinde anksiyete bozukluğuna benzer ruh haleti içinde olduğumu farkettim. (Bana herhangi bir uzman tarafından böyle bir teşhis konulmadı; ama genel olarak anksiyete belirtilerinin çoğuna benzer durumlar yaşıyorum) Bu durum neticesinde hayattan hiç keyif almamaya, aile ve arkadaşlarıma karşı tahammülsüz davranmaya, en ufak bir olumsuz durumda pireyi deve yapıp o konuyla ilgili olabilecek en olumsuz senaryoyu düşünmeye başlıyorum. Tabii ki iş ve sosyal yaşamım bundan kötü etkileniyor; ama sormak istediğim şudur ki üniversiteden mezun olduktan sonra çok arzu ettiğim bir alanda çok iyi imkanlarla çalışmama rağmen işimden hiç keyif almıyor ve hatta yaptığım tercihler (üniversite, bölüm, iş) konusunda pişmanlık duyuyorum. Kendime yeni yollar açma belki yeni bir üniversite, yeni bölüm gibi düşünceler taşımaya başladım. Ve şimdi merak ediyorum; şuan iş yaşamı ile ilgili tatminsizlikten dolayı mi acaba anksiyeteye benzer bir durum yaşıyorum yoksa anksiyete gibi bir durum sonucu olarak iş yaşamım kötü etkileniyor?
    Teşekkürler.

    • Merhabalar,

      Yorumunuzdan yola çıkarak; kendinizin farkında ve yaşadığınız sıkıntılara çözüm aramaya çalışan yapıcı bir kişiliğe sahip olduğunuzu düşünüyorum.
      Farkındalığa sahip, çözüm odaklı insanların yolunda gitmeyen birşeyler olduğunu farkettiklerinde genelde ilk yaptıkları şey: durumun ne olduğunu anlamaya çalışmak, sebep olan faktörleri bulmak ve de çözüm yollarını keşfetmek olur. Fakat yolunda gitmeyen şey “kendileri”yle direkt bağlantılıysa biraz kafalar karışabilir. Psikologlar işte tam bu noktada devreye girer/girmelidir. Bu yolu birlikte daha kısa ve daha güvenli bir şekilde yürümenizde size yardımcı olurlar.

      Bahsettiğiniz tatminsizlik ve yaşadıklarınız arasında birbirini besleyen karşılıklı bir ilişki var. Bir sonraki yazımı bu konuya (yaşam doyumu/life satisfaction) ayırmaya çalışacağım. Size yardımcı olacağını düşünüyorum.

      Sevgiler

      Melek

    • Merhaba Nazif nasılsın ?
      Bu hastalığın şu anda hangi aşamada , düzeldi mi ve düzeltmek için neler yapıyorsun ?

  9. merhaba,ben psikiyatriste gittim bana panik atak teşhisi konuldu,ama hamile oldugum için ilaç kullanamıyorum. ilk başlarda kalp krizi mi geçircem veya bayılıcammı gibi korkularım vardı,şimdi ise kafam uyuşuyor ve kafamın içi hep konuşuyor hiç susmuyor,hep olumsuz korkular yaratıyor veya etkileniyorum,etkilendiğim veya aklıma gelen her korkuyu kafamda senaryolarla yaşıyorum ya olursa ya yaparsam diye,bunlar sürekli değişiyor,mesela kendime veya etrafıma zarar verirmiyim?veya aklımı kaçırmak, bu ana başlık ben bu başlıkları alıp resmen senaryolar yazıyorum kafamda,herşeyden korkuyorum, insanlardan biri bana baktığında bile tip tip korkuyorum,sessizlikten korkuyorum delirirsem diye,tek kalamıyorum,sizce bu hastalığın adı ne?

    • Merhaba,

      Öncelikle geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum,

      Size cevap yazarken yazının biraz uzun olduğunu fark ettim. Bu yüzden yeni bir yazı olarak yayınlayıp, daha çok kişiye ulaşmasını uygun gördüm.

      Umarım size yardımcı olur,

      Sevgiler

      Melek

  10. […] anksiyeteyle başa çıkma üzerine yayınladığım yazı halen bloğumdaki en popüler yazılardan birisi olma unvanını […]

  11. merhabalar.sitenizi inceledim herkesin sorularını cevaplamışsınız bana da yardımcı olacağınıza inanıyorum.ben sorunumu size örnek vererek açıklayacağım.mesela arkadaşlarımın yakınlarından biri vefat ediyor ona bir başsağlığı dileyemiyorum bu sadece bir tanesi…çok utangacım internetten araştırdığıma göre anksiyete hastasıyım sanırım.bir sorun oluyor sürekli kafamı onunla meşgul ediyorum aklımdan çıkaramıyorumartık çok sıkıldım bana yardımcı olacağınıza inanıyorum size güveniyorum lütfen cevap yazın..

    • Merhaba,

      Yorum yazan okuyucularım hakkında yeterli bilgiye sahip olamadığım için, yazılanlarla yetiniyorum. Elbette sizleri tanımadan tahmin yürüterek yardımcı olmaya çalışmam yeterli değil. En güzeli, her zaman söylediğim gibi, takibi altına gireceğiniz bir profesyonelden yardım almak.

      Anksiyete bozukluğu; korku ve endişeyle birlikte seyreden birbirinden farklı çeşitleri olan (sosyal fobi, obsesif kompulsif bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu..vs.) psikolojik rahatsızlıkların genel adıdır. Ortaya çıkan semptomlara göre uzman tarafından doğru tespit yapılır, ve iyileştirme süreci başlar.

      Utanç duygusunun altında yatan farklı sebepler olabilir. Örneğin; mahçup olma, küçük düşme korkusu utangaçlığa dolayısıyla sosyal hayattan izole olmaya neden olabilir. Hayatın büyük bir parçası olan sosyal yaşamdan uzaklaşmak da insanı anksiyeteye yani kaygıya itebilir.

      Başvuracağınız bir uzmanın (psikolog, psikiyatr) profesyonel takibiyle; yasadığınız kaygıyı ortaya çıkaran düşünceler sorgulanıp işlevsel olanlarıyla yer değiştirilir, sosyal becerileri geliştirmeye yönelik çalışmalar yapılır. Bu aşamaların hepsi sizinle işbirliği halinde, adım adım hedefe yönelik şekilde ilerler. Gelişmeleri kendinizde fark ettikçe, artan motivasyonunuzla hızlı bir şekilde sağlıklı ve mutlu bir yaşantıya adım atacağınıza inanıyorum.

      En kısa zamanda istediğiniz güzel günlere kavuşmanız dileğiyle,

      Geçmiş olsun,

      Psik. Meleknur Soylu

  12. Merhaba,

    Umarım bana da yardımcı olursunuz. 2 yıldır bu hastalığı yaşıyorum tabi yaşamak denilirse artık dayanamıyorum. Cok kötüyüm beynim kendi kendine tarih beirleyp işte bu tarite öleceksin diyor. Yok bunun başına şu gelecek. Benimki daha çok ölüm korkusu, doktor anksiyete deyip bana bir ilaç verdi ama iyi gelmedi. Gün geçtikçe daha kötü olduğumu hissediyorum. Ne olur yardım edin.

    • Merhaba,

      Öncelikle geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.

      Uzmana gitmekle en büyük adımı atmışsınız; fakat size yardımcı olabilmeleri için takibi (gözetimi) altına girmelisiniz. Yani size dediği şekilde tedaviyi aynen uygulamalı, zamanında kontrole gitmelisiniz. Kontrole gittiğinizde size iyi gelecek şekilde tedavi tekrar şekillenir, gerekirse yöntem değiştirilir.

      Ölüm, hayatın bir parçası. Herkes bir gün öleceğini bilir. Kimi bu gerçeği umursamadan hayatını yaşar, kimi de (inancına göre) sonrasını düşünüp hayatını ona göre şekillendirir. Ölümü nasıl algıladığımıza göre hayatımız etkilenir. Onu bir yok oluş, sevdiklerimizden ayrılış, her şeyin sona ermesi olarak görüyorsak getirdiği endişe de o ölçüde olacaktır.

      Dinlerin çoğu ölümü bir bitiş olarak değil, yeni bir başlangıç olarak görür. Ve ölüm ötesi hayatin varlığını bizlere hatırlatır; oradaki mutluluğumuz için bizlere doğru bir hayatin reçetesini sunar.

      Şikâyetleriniz için tekrar bir uzmana gidip, istikrarlı bir şekilde tedavinizi sürdürmenizi tavsiye ediyorum. İnancınıza göre Yaratıcıya yaklaşarak, O’ndan yardım dileyerek ve huzurunda bulunduğunuz anları artırarak manevi anlamda huzura kavuşacağınıza inanıyorum.

      Geçmiş olsun,

      Melek

  13. Merhabalar ,
    Bende de anksiyete hastalığının olduğunu düşünüyorum . Bunun nedenlerini de gayet iyi biliyorum .
    Kendimi sakinleştirmek için geceleri uyumadan önce klasik müzik dinliyorum ta ki sabaha kadar , bu bana çok iyi geliyor ama sorunları gündüz tekrar yaşıyorum hem de ufak bir aksilikten meydana çıkıyor.Bunların çok saçma olduğunu söyleyip sakinleşmeye çalışıyorum ve bir süre sonra sorunları tek tek çözmeye çalışıyorum ancak bu seferde kafayı yiyorum yani yine büyüyor sorunlar.Günüm böylece zehir oluyor kısır döngüde gidiyorum hiçbir şey yapmak istemiyorum bazen kendi kabuğumda kalmak daha mantıklı geliyor ama olmuyor hayat beni hep zorluyor , sürekli çelişkide bırakıyor beni bu da kararsız olmama neden oluyor vb. insanın gücünü zayıflatan sorunlar ortaya çıkıyor.
    Maddi durumum psikologa gitmeme engel oluyor , ben sadece günlük hayatta basit ama pratik çözümler arıyorum bu konuda .
    SAYGILARIMLA .

    • Merhaba,

      İnsan tek başına yaşayacak psikolojik donanımla yaratılmamış. Muhakkak sosyal çevreye ve sosyal desteğe ihtiyaç duyarız. Sıkıntılarımızı, dertlerimizi, mutluluk ve heyecanlarımızı (kısacası hayatımızı) paylaşacağımız insanlara muhtacız. Birlikte yaşadığımız bu insanlarla her zaman kusursuz bir ilişkimiz olamaz, kimi zaman birbirimizi iyi anlayamayız, bazen birbirimize müdahale ederiz. Tüm bunlara rağmen birbirimize ihtiyacımız var.

      Kendi organize ettiğimiz küçük dünyamızda yaşamak uzaktan keyifli (dertsiz) gelse de; yaradılışımıza uygun olan, birlikte örgülenmiş bir hayati paylaşmaktır. Mümkün olduğunca sabırlı ve saygılı olursak yaşanılan sorunları çözebilmek için gerekli gücü elde etmiş oluruz.

      Günlük problemler karşısında, stresinizi yatıştırmak için birkaç yöntem paylaşmak istiyorum:
      • Geçmişte benzer sorunlarla karşılaştığınızda kullandığınız işe yarar yöntemleri düşünün.
      • Sorunun mizahi yönünü keşfetmeye çalışın
      • Deneyimlerinizi paylaşacağınız güvenilir bir arkadaş edinmeye çalışın
      • Çevrenizdekilerin benzer sorunlar karşısında kullandıkları baş etme yöntemlerinden faydalanın
      • Ve en önemlisi hayatınızda sürprizlerle karşılaşabileceğiniz gerçeğini unutmayın, ve isteğinizin dışında gelişen sorun diye adlandıracağınız bu durumların sizi endişelendirmesine izin vermeyin.

      Unutmayın, yaşadığınız endişe hayatınızın birkaç alanını olumsuz yönde etkiliyor ve yaşam kalitenizi düşürüyorsa bir uzmana gitmeniz gerekir.

      Mutlu kalın,

      Meleknur

  14. Merhaba Melek Hanım,
    Eşyalar düşerken onları tutacağıma kulaklarımı ve gözlerimi kapatıp bulunduğum yerden uzaklaşıyorum .Bu durum nasıl bir şey ve ne yapabilirim?

  15. Merhabalar Hocam,
    Kısa bir süre önce başlayan sorunlarımdan bahsetmek istiyorum. Hocam, gece ya da sabaha karşı bir kabus sonrası şiddetli bir çarpıntı ve korkuyla uyanıyorum. Bazen kabus görmememe rağmen yine titreme, çarpıntı ve korku tüm vücudumu kaplıyor. Kendimi her seferinde kasılmış olarak görüyorum. Bu durum uzun süre uykusuz kalmama sebep oldu. Çarpıntı için bana verilen ilaçlar bir nebze olsun iyi geldi. Aslında bu korkunun sevgilimi kaybetme korkusuyla başladığını düşünüyorum. Ve neticede durum sosyal hayatımı etkilemeye bile başladı. Burda size sorulan sorulara gösterdiğiniz ilgi ve önem beni de durumumu anlatmaya teşvik etti. Bana yardımcı olursanız çok mutlu olacağım. Şimdiden teşekkürler Melek Hanım.

    • Merhaba,

      Uyuyamama, gece sık sık uyanma, en ufak bir sesle bile irkilme kaygı bozukluklarında görülebilecek fiziksel belirtilerdendir. Böyle bir durumda uzman kontrolünde olmanız gerekir. İyi bir takiple sıkıntılarınızdan kurtulabileceğinizi düşünüyorum.

      Ayrıca iyi bir uyku için bu yazımıza da göz atarsanız faydalı olabilir.

      Geçmiş olsun

      Melek

  16. Merhaba,
    Yeni bir işe başalamıştım, 12 gun sonra işten çıkartıldım. Korkular ve kaygılar vardı. Her seferinde işten çıkartılıyorum. Artık bu durum içime işledi. Ne yapmam lazım?

    • Merhaba,

      Burada korku ve kaygılarınızdan daha önce işten çıkarılma nedenlerinizi gerçekçi bir şekilde ele almanız gerekiyor.

      Hedeflerinize bu işlerle ulaşabilecek misiniz?
      Başvurduğunuz işlerde gerekli bilgi ve beceriye sahip misiniz?
      Kişilik tipiniz bu işlerle uygunluk gösteriyor mu?

      Hedef belirleyip bu sorulara verdiğiniz yanıtlara göre bir plan hazırlayabilir ve olmak istediğiniz yere doğru emin adımlarla ilerleyebilirsiniz.

      Bazen yolumuzu kolayca bulamayız. Yapılan hatalar birer tecrübe olarak bize döner ve ne yapmak istediğimizi daha kolay bulabiliriz.

      Başarılar

      Melek

  17. Merhaba Melek Hanım,
    Yaklaşık 7 aydır majör depresyon tanısı ile buna ek olarak yoğun anxiyete bozukluğu yaşıyorum. Şu an 7 ay öncesine göre çok daha iyiyim. Psikiyatrik tedavi görüyorum. İlaç kullanıyorum. Anxiyete bozukluğumun temelinde iş kaygısı var. Bir çok iş değiştirdim ve okduğum bölümün bana hiçte uygun olmayan bir bölüm olduğunun farkına vardım. Hastalığımda bu süreçte başladı. Şu anda yeni bir iş görüşmesine gitmek üzereyim. Ama böyle drumlarda endişe duygum en üst seviyeye ulaşıyor ve işe başladığımda da evam ediyor. Doktorum mutlaka çalışmam gerektiğini evde oturararak bu sorunu aşamayacağımı söylüyor. Bense iş hayatından ve yeniden başarısız olmaktan deli gibi korkuyorum. Kendimi kısır bir döngü içine aldım. Çoğu zaman bunun geçici bir süreç olduğunu kendime hatırlatsamda bir türlü iyileşemiyorum. Bu drumu atlatmak için ne yapabilirim?

    • Merhaba,

      Uzman takibinde olduğunuz için kaygıdan ziyade işle ilgili tatminsizliğiniz üzerine konuşmak istiyordum.

      Biraz uzun bir cevap olduğu için yeni bir başlik altında önerilerimi paylaşacağım,

      Sevgiler

      Melek

  18. Bi bakıma güzel bir hastalık kaygı ve aksiyete bozukluğu,ilerde filozof olabilirsiniz.

  19. merhaba..Ben psikolğa gidiyorum.bana uygun seasnlar veriyor.Düzenli olarak gidiyorum bu seanslara.Doktorum bende kaygı bozuklugu oldugunu düşünüyor.Ben de öyle düşünüyorum.İlaç kullanmamı istiyor.Ben de biran önce tedavi olmak istiyorum.Ama ilaçlardan korkuyorum çünkü ben ilk gittiğimde bana ilaç verilmişti .(Selectra) onu kullanmıştım.ilk 6 gün yarım kullanıcaktım.4 gün kullandım okulda tansiyonum yükselmişti.tam 15 ‘e çıkmıştı.o günden itibaren kullanmadım.şimdi sadece psikologa gidiyorum onunla konusuyoruz bana ödevler veriyor,tavsiyeler veriyor.aslında rahatlıyorum ordayken ordan cıkarken felan.ama eve gittiğimde üzerime bi bıkkınlık hissi geliyor,kalbim çarpıyor,nefes darlıgım oluyor .bu genelde kafama birşey takınca oluyor .hatta bu aralar mide bulantısı da basladı.kafaya takmak istemiyorum ama elimde deil.sürekli aklıma küçük seyler takılıyor bunları düşününce aynı panik atak hastaları gibi kriz gibi bişey geçiriyorum.bu bazen cok uzun sürüyor bazen kısa…Aklıma sürekli endişeler geliyor.Örneğin ; ya bana birşey olursa ,ya gözümü kaybedersem vb .. bunlar durduk yere geliyor ve benim kafamı meşgul ediyor.bu durumdan sıkıldım artık.iyileşmek istiyorum.ne yapmalıyım ,benim neyim var çok merak ediyorum..? Saygılarımla …..

    • Merhaba,

      Üzerinden zaman geçse de geçmiş olsun dilekleriyle başlamak istiyorum.

      Uzman kontrolünde olmak en doğrusu, fakat her ne olursa olsun ilaçlarınızı bırakmamalısınız. Size iyi gelmediğini düşünüyorsanız uzmanınızın kontrolünde dozunu değiştirebilir, ya da farklı bir ilaca geçebilirsiniz.

      Unutmayın en ideal tedavi ilaç + terapi.

      Sevgiler,

      Melek

  20. bende 6 yıldır depresyon ve anksiyete bozukluğu var.hayattan hiç zevk almıyorum insanlardan korkuyorum güvenemiyorum.annem babam beni sürekli eleştiriyor.beni anlamadıklarını düşünüyorum.zor zamanlarımda ailemden hiçbiri yanımda olmadı.işe girmek istiyorum ama cesaretim yok.sürekli geçmişi düşünüyorum.içine kapanık sesiz biri olduğum içinde fazla arkadaşım yok.kalabalığın içinde kendimi yalnız hissediyorum.ilaç kullandım değişen çokbirşey olmadı.kendimi için ne yapabilirim

    • Merhaba,

      İki yıldan fazladır semptomlar devam ediyorsa kronik depresyon teşhisi konulur. Epizodik depresyondan daha şiddetli olma eğilimi vardır, bu yüzden daha yoğun bir tedavi gerektirir. Kronik depresyonun birçok alt grubu olsa da genelde sağlık ve yaşam kalitesi üzerinde benzer etkiye sahiptir. Kaygı bozukluklarıyla birlikte seyredebilir.

      Çoğunlukla tedaviden iyi yanıt alınır. İlaç ve terapi desteğini birlikte almanız en idealidir.

      Bu süreçte aile ve sosyal çevrenin desteği çok önemlidir, ve kendilerinin de bilgilendirilmesi gerekir. Bu konuda lütfen şu yazıya bir göz atın.

      Tekrar geçmiş olsun

      Melek

  21. Sevgili melek hanım öncelikle dışardan herkese çok basit gibi gelen ama insanın hayatını kabusa çeviren bu durumdaki bizleri anladığınız için çok teşekkürler.Bende sizden yardım bekliyorum .psikoloğa gittim depresyon ve anksiyete bozukluğu dedi ben böyle yaşamaktan sürekli ölüceğimi düşünmekten tetanoz mu oldum kansermi oldum diye düşünmekten bıktım yoruldum ve yaşlandığımı hissediyorum 37 yaşındayım. Anti depresan kullanamıyorum çünkü ilaç almayada korkuyorum bilmediğim bi yüz kremini bile dokunur diye kullanamıyorum ilaç kullanamamamın bir sebebide taşikardim var bu ilaçlar daha çok tetikliyo ne olur Allah rızası için ilaç haricinde bsna bi çözüm

    • Merhaba,

      Uzman kontrolünde ilaçlarınızı kullanmanızı öneririm. Kendileri dozunu sizin durumunuza göre ayarlayacaktır. Lütfen korkmayın ve doktorunuza güvenin.

      Bunun dışında psikoterapi almanız fayda sağlayacaktır. Terapistiniz size kendinizin yapabileceği bazı teknikler önerebilir.

      Gevşeme teknikleri ve nefes alma egzersizleri yardımcı olur. Düzenli egzersizin depresyon ve anksiyete semptomlarını azalttığı bilinir.

      Ailenizi ve sosyal çevrenizi nasıl size yardımcı olabileceklerine dair bilgilendirebilirsiniz.

      Blogdaki anksiyete üzerine yazılanları da okumanızı tavsiye ederim.

      Sağlıklı ve mutlu günler dilerim

      Melek

  22. Merhaba böyle bir blogun varlığından yeni haberim oldu.bu anksiyete hayatımı zindana çevirmek üzere. benim korkularım kaygılarım yok ama aniden gelen anksiyete atakları benim saatlerce yerimde duramadan çok korkunç bi sıkıntı yaşamama neden oluyor. bu süre içinde hiç bir şey yapamıyorum gezinmekten başka. oturamıyorum yemek yiyemiyorum konuşamıyorum gerçekten korkunç. ve bu kısa süre değil saatlerce hiç azalmadan sürüyor. en son 9 saat sürdü ve artık ölmek istiyordum. lütfen benim de sorumu cevaplayın.atakları bu kadar uzun süren hastalar var mı? bunu yenmem mümkün mü ve atak gelince ne yapabilirim. şimdiden çokk teşekkürler

    • Merhaba,

      Öncelikle böyle bir durumda muhakkak uzman kontrolünde olmanız gerektiğini hatırlatalım. Uzmanınızın uygun gördüğü tedavi yöntemiyle bu sıkıntılardan kurtulabilirsiniz.

      Panik atak ve anksiyete atakları birbirinden farklıdır. Panik atak ani ve güçlü gelen ortalama 20 dakika ya da daha az süren ataklardır. 4 ya da daha fazla belirtiyle gelir. Anksiyete atakları ise daha az yoğun ve belitirleri de hasta kendini sakinleştirene kadar sürer. Günler, haftalar hatta aylar da alabilir.

      Anksiyete ataklarının süresi kişiden kişiye değişir. Bazı kişiler hızlı yoğun ve kısa geçirirken kimi de daha yumuşak fakat yayılan bir korkuyla daha uzun sürede bu atağı yaşar. Doğru ya da yanlış bir durum yoktur. Tamamen bireysel farklılıktan kaynaklanır.

      Önemli olan bu deneyimle nasıl baş ettiğinizdir. Nasıl başettiğinizi öğrendikten sonra ataklarınızın süresi de aralığı da azalmaya başlayacaktır.

      Bunun için de uzmandan yardım almalısınız.

      Geçmiş olsun

      Melek

  23. merhabalar, ben doğum esnasında ölüm tehlikesi atlattım. sonra kızım 2 yaşındayken kucağımda havale geçirdi. aradan bir ay sonra havale geçirdiği şehre tekrar gittiğimde çok kötü oldum. tansiyonum yükseldi, nabzım 120’lere çıktı. sonra sürekli baş ağrıları, uyuşmalar, kalbime batar girmeler, göz seyirmeleri, kas seğirmeleri daha neler neler. hergün kontrolümü kaybedecekmişim korkusu, kalp krizi geçirme korkusu ile 6 ay geçti. sonra bir gün kendime dün çok kötüydüm. dün ölmediysem bugün de ölmem dedim, dünkü belirtilerim bundan daha kötüydü ama hiçbirşey olmadı dedim ve bunu hergün yaptım. ayrıca rekleksolojiye de gitttim 10 seans. Ve sonrasında kendimi toparladım. aradan 2 yıl geçti. bu sene de daha az yoğunluklu bu tarz belirtilerim oldu. hala zaman zaman kötü olacakmışım duygusu yaşıyorum ama biliyorum ki o anlar geçecek. bir de şunu fark ettim. insan kalbim hızlı mı çarpıyor diye kalbine dikkat kesiliyor ve nefes almayı unutuyor. ve kalbim hızlı çarpıyor diye stres yapıp kesk kesik nefes almaya başlıyor. sonra vücutta oksijen azalıyor ve kalp oksijen ihtiyacını karşılamak için daha da hızlı atmaya başlayıp bir kısır döngü yaratmaya başlıyor. ben kendime bir tansiyon aleti aldım. nabzımı ve tansiyonumu en kötü hissettiğim anlarda ölçüyorum. kötü durumlara nabız atışım bile düzensiz çıkıyor. ama sonra derin nefes alıyorum yavaş yavaş. bak bu tansiyon ve nabızda bile birşey olmuyor diyorum kendime. tansiyonum ve nabzım 2-3 ölçüm sonrası hemen normale dönüyor. bir de dikkatimi dağıtacak başka işler yapıyorum. mesala hemen ev işi yapmaya başlıyorum. yürüyüşe çıkıyorum. melisa çayı, papatya çayı içiyorum. çay kahve tüketmiyorum. ama şunu da söyleyeyim. kalbim çarpacak diye yemek yemeği de kestim yemekten sonra daha kötü oluyordum çünkü. bu sayede de 10 kilo verdim. bu da işin güzel yanı. bu tarafı da görmek lazım. umarım bende de de sizde hayattan zevk almanızı engelleyen bu belirtiler en kısa sürede kaybolur.

  24. Merhabalar efendim
    ben de bir yıldır anksiyete problemi yaşıyorum. üniversite öğrencisiyim. geçen yıl vize dönemlerimi hakikaten çok zor atlattım. önceden çalışmış olmama rağmen 2 sayfalık notuma bakamadığım zamanları hatırlıyorum.suan ise kpssye hazırlanıyorum. yaz döneminde hiçbir sıkıntı olmadı ve ders çalışmaya başladım , bir hafta önce ise bu problem tekrarladı, ne ders çalışabiliyorum ne de farklı birşeyşe ilgilenebiliyorum. korku hayatımı sarmış durumda. citoles 10 mg kullanmaya başladım..
    ne önerirsiniz.
    ?

    • Merhaba,

      KPSS gibi kariyer için belirleyici olan bir sınav bırçok kişi için endişe kaynağı olabiliyor. Aslında sınav kaygısı normaldir ve sınava hazırlanma motivasyonu sağlar. Eğer duyulan kaygı düzeyi çalışma potansiyelinizi düşürüyor konsantrasyonunuzu engelliyor ise (yani yönetilemiyorsa) uzmandan yardım almak faydalı olacaktır.

      Sizin uzman kontrolünde olduğunuzu düşünerek sınav kaygısını azaltacak birkaç yöntemden bahsedelim.

      Makul hedefler koyun. Ulaşmakta zorlanacağınız hedefler (çok yüksek puanlar) size ekstra stres yaşatır.
      “Ben seni seçtim.” Bu sınava girmek zorundayım, yerine; bu sınava girmeyi ben tercih ettim, fikrine odaklanın. Kontrolün elinizde olduğunu unutmayın. Kontrol duygusu stresi azaltmaya yardımcı olur.
      Pozitif çevre. Sizi pozitif yönde etkileyen insanlarla vakit geçirmeye çalışın.

      Daha önceki yorumlardan birine cevap niteliğinde olan şu yazıyı da lütfen okuyun.

      Sevgiler,

      Melek

    • Merhaba ben anksiyeti hastasıyım bu hastalık üniversiteye baslayınca oldu ailemi öZellikle annemi cok öZlüyorum süreklı onla olmak istiyorum ögrencı evınde anksıyetı krızlerı gecırıyorum yatakta donup kalıyorum elım ayagım tutmuyo hep negatıf düşünüyorum tek amacım okulu erken bıtırmek 3 senedir cipralex kullanıyorum ılk 10 mg la basladı doktor ben yazın aılemın yanında duzeldım dıye bıraktım bu sefer okula gelınce nüksettı 20 mg cipralex verdı doktor eve her gıdıp geldıgımde krıze gırıp aplıyorum ne yapmalıyım caresızm bana yol gösterın

      • Merhaba,

        Gecmis olsun. Ilaclariniza doktor kontrolunde devam etmelisiniz. Fakat size psikoterapi de oneririm. Ozellikle anksiyete ataklarinda rahatlama teknikleriyle kendinizi sakinlestirmeyi ogrenebilirsiniz. Bunun yaninda kucuk onerilerim su sekilde olabilir: olumsuz duygu ve dusuncelerinizi yazin (deftere, tablete, cep telefonunuza). Bu sekilde endiseleriniz sadece dusunmeye gore daha kisa surede kaybolacaktir. Saglikli beslenin, uyku duzeninize dikkat edin. 30 dakikalik duzenli egzersizler stresinizi dogal yoldan azaltacaktir. Kendinizi iyi hissettiginiz insanlarla vakit gecirmeye calisin. Universitede ilginizin oldugu bir kulube de uye olabilirsiniz. Yeni insanlar, yeni aktiviteler size kendinizi cok daha iyi hissettirecektir.

        Ailenize yakin olmak size iyi geliyorsa yatay gecisle onlara yakin bir universiteyi de dusunebilirsiniz. Aklima gelenler bunlar.

        Hicbir okul hicbir ders sizin sagliginizdan onemli degil.

        Hayatinizda saglikli ve huzurlu bir gelecek dilerim,

        Melek

  25. merhaba öncelikle kendimizi çaresiz hissetiğimiz anlarda internetin başına geçipte acaba benim gibi olanlar var mı diyerek kısa bir araştırma yaptığımızda sizin gibi doktorlardan tavsiyeler almak güzel…

    Benim problemimde tekdüze bir yaşamım var. Mesela işe gitmek, eve gelmek, hafta sonları ailenle birlikte olmak vs. Bunun dışında mesela sınava girerken aşırı bir kaygı duyuyorum, nefesim daralıyor, insanların beni farketmesinden de korkuyorum, istemsiz bir kaygı duyuyorum, aynı şekilde belki çok saçma ama bugün saçımı kestirmek istedim. Kuaföre gittim. Aynı stresi bugün de yaşadım, oturduğum koltuktan kalkıp uzaklaşacaktım o ortamdan ve zaman zaman yaşıyorum. Kurtulmayı çok istiyorum bu durumdan.

  26. Merhaba,ben hamileyim daha önce anksiyete bozukluğum vardı.Hamileliğim sırasında da sürekli bebeğime bir şey olacak,bir hastalık kapacağım ve benim yüzümden sakat doğacak diye korkuyorum.Kaygılarım hep bebek üzerine.Biliyorum bazen kendime abartma,sakin ol diyorum ama söz dinletemiyorum.Ne yapabilirim yardımcı olursanız sevinirim.

    • Merhaba,

      Oncelikle bebeginiz icin tebrik ederim. Hamilelik donemi kaygilarin yogun yasandigi bir donemdir. Ve bunun icin de guzel bir nedeniniz var: karninizda bir canli hayat buluyor. Bebeginiz icin ne yemek icmek daha dogru, neler yapmak daha uygun diye dusunmeniz cok normal. Ayrica bebeginizin saglikli olup olmadigini, sizin hayatinizi nasil degistirecegini dusunmeniz de cok yerinde. Ancak yasadiginiz stres ve kaygi gunbegun artiyorsa o zaman bununla basetmek icin daha farkli yollar aramalisiniz.

      Oncelikle yasadiginiz korkulari esinizle, diger aile bireyleri ve de arkadaslarinizla paylasabilirsiniz. Onlardan gelecek destek size bu yolda yalniz olmadiginizi hissettirecektir. Diger anne adaylariyla biraraya gelmeniz de sizin bu endiseler konusunda tek olmadiginizi hatirlatacaktir. Sizi takip eden doktora da bu konuyu actiginiz halde, endise durumunda artis olmasi durumunda bu konuda rahatlatacak bir uzmana danisilabilir ve onun takibi altina girilebilir.

      Size bebeginizle birlikte saglikli ve mutlu bir yasam diliyorum.

      Sevgiler

      Melek

  27. Merhaba Doktor Hanım,
    Benim sormak istediğim bir şey var öncelikle cevabınız için şimdiden teşekkür ediyorum ve bu güzel, faydalı yazınız için size teşekkür ediyorum. Benim erkek arkadaşıma psikaytr tarafından anksiyete bozukluk teşhisi koyuldu ve hem ilaç hem psikolog tedavisine başlatıldı fakat o iyileşmeye çalışırken biz çevresindekiler ona nasıl davranmalıyız? Kendini çok mutsuz, çok yorgun, ve çok neşesiz hissediyor bu durumda ona nasıl yaklaşmalıyız kafasını biraz olsun nasıl dağıtabiliriz?

    • Merhaba,

      Gecmis olsun dileklerimi sunarak yorumunuz icin tesekkur etmek istiyorum. Sorunuzun bircok kisiyi ilgilendirecegini dusunuyorum. Daha genis kapsamli ele alip bir sonraki yazimizda buna yer vermeye calisacagim.

      Sevgiler

      Melek

      Edit: Anksiyetede Aile ve Arkadaş Desteği
      Faydali olmasi temennisiyle…

  28. merhabalar melek hocam,

    bende birkaç alanda kendimde anksiyete olduğunu düşünüyorum. bir bayanla tanıştım ve kısa sürede evlenmeye karar verdik daha sonra ben bu bayanı seviyor muyum sevmiyor muyum beğeniyor muyum beğenmiyor muyum diye kararsızlığa düştüm ya evlendikten sonra mutsuz olursak boşanırsak vb. böyle şeyler aklıma geliyordu daha sonra bunu kendisine söyledim o beni bırakmak istemedi ama benimde aklım iyice karışmaya başladı iştahsızlık mutsuzluk da üzerine eklenince ben daha fazla dayanamadım ve ayrıldım bir kavgamız bile olmamıştı ve birbirimize fikir olarak çok uygun olduğumuzu düşünüyorduk . O kişiyi üzdüğüm içinde çok üzüldüm hocam bir daha bu yola girip birinin vebalini alırsam diye düşünerek öz güvenim de azaldı ve aynı şeyi yaşarsam diye endişeleniyorum, moralim bazen bozuluyor bunun dışında alışmadığım bir ortamda toplum önünde konuşmada zorluk çeken biriyim çok şükür yaygın bir mutsuzluğum olmamıştı hocam Allah’a inanan ve ibadetlerimi yapan biriyim yaşım 24. Sizce bu sıkıntıların sebebi nedir hocam ilaç kullanmam gerekir mi acaba evliliğe uygun olmayan biri miyim çözüm için ne önerirsiniz teşekkürler.

    • Merhaba,

      Evlilik oncesinde yasanan gel-gitler, mantikli gibi gorunen fakat sonrasinda pismanliklara sebebiyet veren acele kararlar bu onemli surecte adaylarin onune cikan engellerin saglikli bir sekilde asilamadigini gosterebilir.

      Bir sonraki yazimi evlilik oncesi kaygilara yer ayirmanin isabetli olacagini dusunuyorum. Umarim sizin icin de aydinlatici olur.

      Aradiginiz mutlulugu bulabilmeniz temennisiyle,

      Melek

      Edit: Arayi acmadan yaziyi bloga ekledim:
      Yoksa Yanlış Mı Karar Verdim?: Evlilik Öncesi Sendromu

  29. […] çok ihtiyaç olduğunu bir kez daha anlamış oldum. Geçen günlerde bloğuma gelen bir yorum üzerine bu konuyu ele almaya karar verdim. Evlilik öncesinde yaşanılan strese bağlı verilen […]

  30. […] önceki yazımda bloğuma yaptığınız bir yorumdan esinlenmiştim. Bu yazıyı da yine bir yoruma cevap niteliğinde kaleme almak istiyorum. Daha interaktif bir yol izlemiş olalım. Yorumu yapan […]

  31. Merhaba hocam. Bende 2 yıldır anskiyete bozukluğu var. Tabi bununla beraber aşırı kaygı, endişe, heyecan, anlamsız anlık korkular yüreğimin heyecanla dolması, titizlik, birşeyi başarıp başaramayacağım konusunda daha başlamadan kendimce alıp vermek, gelecek için şimdiden olumsuz şeyler düşünmek, atak anlarında kalp çarpıntısı, nefes darlığı, kafa dolgunluğu, sersemlik, anlam veremediğim ölüm korkusu ve dahası… Hocam 2 gün önce artık doktora gitmeye karar verdim çünkü kendim başaramadım artık hergünüm işkence hep böyle geçiyor. Doktor bey lustral 50 mg verdi ilk 10 gün yarım daha sonra tam içeceğim ve böyle 8-9 ay düzenli kullanmam gerektiğini söyledi. Sizce bu ilaç bağımlılık yaparmı ? ilacın yanında bu illetten biraz olsun rahatlatacak metotlar yok mu lütfen yazın saygılarımla…

    • Merhaba,

      Geçmiş olsun. Uzmana gitmekle en doğru olanı yapmışsınız. İkinci doğru hareket ise düzenli bir şekilde takiplerinize gidip tedaviye harfiyyen uymaya çalışmak olmalı. İlaçlarla ilgili sıkıntınız olursa ilacı bırakmak yerine doktorunuza ulaşıp yeni bir düzenleme ile yola devam etmelisiniz.

      İlaç tedavisiyle bahsettiğiniz şikayetlerin birçoğunda rahatlama görürsünüz. Fakat size uygun tedavinin bulunması biraz sabır ve zaman gerektirebilir.

      İlaçlarla ilgili merak ettiklerinizi (yan etki, bağımlılık) uzmanınıza rahatlıkla sorabilir bilgi alabilirsiniz.

      Anksiyete bozukluğunda terapi de çok fayda sağlar. Kaygı bozukluğu çalışan terapi merkezlerinden yardım alabilirsiniz.

      Blogda depresyon-stress-kaygi kategorisi altındaki yazıları da okumanız faydalı olacaktır.

      Sağlıklı günler,

      Melek

  32. unutmadan en önemli şikayetimi yazmamışım hocam en önemlisi hafızam ve bir olayı anlatılanı kavrama yeteneğimin algılama yeteneğimin çok düşük seviyelere inmiş olduğu özellikle bundan kurtulmak istiyorum artıkkk kendimi çok kötü hissediyorum. Anlatılanı neden anlamıyorum diyorum kendi kendime:((((

  33. Meraba ben üniversite son sınıf öğrencisiyim ve yurtta kalıyorum. Kpss ye hazırlanıyorum. 1 ay önce yaşadığım bir olay yüzünden sürekli kaygı içindeyim. Odada kalan arkadaşımdan bir iftira atıldı bana ama sonra gerçek ortaya çıktı yalnız ben bu olaydan çok etkilendim. Aradan 1 ay geçmesine rağmen insanlardan uzak durmaya çalışıyorum, tanımadığım insanlardan kaçıyorum başıma hep böyle bir olay gelecekmiş gibi hissediyorum. En ufak bir durumda bana sanki biri oyun oynayıp beni suçlayacakmış gibi düşünüyorum ve bu kaygıdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum.Durmadan bunları düşünüyorum iştahım kesiliyor, uyuyamıyorum, kendimi hiçbir şey yapamayacak gücüm yokmuş gibi hissediyorum. Şimdiden yapacağınız yorumlar için teşekkürler sizce ne yapmalıyım ?

    • Merhaba,

      Duydugunuz sıkıntılar devam ediyorsa muhakkak uzman desteği almalısınız.

      Yaşadığınız bu kötü tecrübeyi size hatırlatacak ortam ve kişilerden uzaklaşmanız bu süreci daha kolay atlatmanıza neden olacaktır.

      Geçmiş olsun

      Melek

  34. Merhabalar

    Ben çok takıntılı bir insanim. Taktığım şeyleri düşünmeden yapamiyorum. Sürekli sıkıntı içerisindeyim. Bazi şeyleri başarmayı çok istiyorm ama hem korkuyor hemde kendimi yalnız hissediyorum. Ne yapmam gerek?

    • Merhaba,

      Olumsuz düşünceler ansızın zihnimize girip izinsiz bir şekilde dönmeye ve dönmeye devam eder. İnsan beyni olumsuz düşüncelere yatkındır ve bu düşünceler bize endişe stres ve süphe de getirebilir. Tekrar eden bu olumsuz düşünceler bize değişmenin zamanının geldiğini söyler. Nasıl mı? Harekete geçerek!

      Negatif düşünceyi pozitif eyleme çevirin. Sizi rahatsız eden düşünceyi görmezden gelmeye çalışmayın. Ağlayan bir çocuğu görmezden gelemeyeceğiniz gibi. Gidip ona neyi olduğunu sorabilirsiniz. Yani neden bu düşüncenin sık sık aklınıza geldiğini iç dünyanıza dönerek sorgulayabilir ve çözüm için sizi harekete geçirecek pozitif somut adımlar atabilirsiniz.
      Sağlıklı perspektif. Size dışarıdan objektif olarak bakabilecek ve neye ihtiyacınız olduğu konusunda sizi yönlendirebilecek birini bulun.
      Zaman kaybetmeyin. Herhangi bir yöntemin faydasını göremezseniz bunun üzerinde çok düşünmeyin. Enerjinizi yeni method geliştirme konusunda harcayın.

      Bu adımları atma konusunda kendinizi yalnız hissediyorsanız, uzman desteği alarak (bilişsel davranışçı terapi) size gösterilen yolda daha güvenli bir şekilde ilerleyebilirsiniz.

      Sevgiler,

      Melek

  35. Merhaba hocam gerçekten yazınız çok ilgimi çekti. Özenerek yaptığınız bu paylaşım için öncelikle teşekkür ediyorum.
    Herhangi bir kurum veya psikolog tarafından teşhis konmadı bana ama benim de kimi zaman yoğun, kimi zaman da seyrek olarak kaygı ve korkular yaşamaktayım. Yaklaşık 1 seneden beri bu şekilde. Buna sebep aradığımda; bu 1 sene içerisinde yaşadığım bir kaç olay ve en önemlisi 2013 Aralık ayında yaptığım uçak yolculuğu cevabını verebiliyorum kendime. Uçak yolculuğu öncesinde kaygılı binişimle beraber her yükselişinde daha çok arttığını farkettim korkularımın sonrasında kalp atışımın arttığını,nefes alışverişimin düzensizleştiğini hissettim ve içimde bir buruk ki sanki mutsuzluk Hastalığı’na yakalanmışım gibi hissettim. Sonrasında korkularımın üzerine giderek yenebileceğimi düşündüm. O yoğun kaygılı uçak yolculuğunun ardından bir de dönüş bileti aldım, yine uçağa binmem gerektiğini düşündüm. Yoğun korku ve kaygı irademden daha güçlü olamazdı. Kaderde varsa uçakta ölürüz diye düşündüm. Bindim ve hiç birşey olmadı. Yalnız hâlâ az da olsa kaygılarım var gibi, acaba yine o illet kalp çarpıntısı gelecek mi falan diye kuruntu yapıyorum bazen. Erasmus ile Portekiz’e gitmek için can atan ben bu kaygılarım yüzünden erteledim. Kendi şehrimden uzaklaştıkça içimde yoğun kaygılar oluşuyorken yurt dışına gitmeyi aklım almıyordu. Beni üzen ikinci hadise de futbolcu olan kişiliğimi kaybetmek üzereyim arkadaşlarımla halısaha maçı yapamaz oldum. Bu saatten sonra yapabileceğim birşey var mı henüz 23 yaşındayım. Şimdiden teşekkürler.

    • Merhaba,

      Kaygının farklı elbise giymiş değişik şekilleri karşımıza çıkabilir. Geçmişte bir nedenden ötürü (uçuş korkusu gibi) dikkate değer bir şekilde korku ve kaygı deneyimi sonrasında “beklentisel kaygı” yaşayabiliriz.

      Vücudumuz bizi muhtemel tehlikelerden korumamıza yardımcı olacak sistemlerle donatılmıştır. Geçmişte bizi tehlikeye soktuğunu hissettiğimiz durumlara karşı kaygı refleksi geliştiririz. O durumla ileride karşılaşma ihtimali bile sizi kaygılandırabilir.

      Bu kaygıyı herkes belli durumlara karşı yaşar. Fakat bu endişeli durumu en az ayda bir kez yaşıyorsanız kronikleşme ihtimali de vardır. Korku ve kaygıyla birlikte ümitsizlik, kontrol kaybı, sinirlilik hali, suçluluk ve konsantrasyon eksikliği de yaşayabilirsiniz. Sevdiğiniz işlere ya da kişilere karşı ilginizi de kaybedebilirsiniz.

      Bu durumdan kurtulmak için endişelerinizden kaçmak yerine üzerine gitmeniz gerekir (ve siz bunun farkındasınız). Bu konuda uzman desteği alarak sizin için en doğru yönteme birlikte karar verebilirsiniz.

      Kısa sürede atlatacağınızı düşünüyorum.

      Geçmiş olsun dileklerimle,

      Melek

  36. melek hocam kolay gelsin

  37. Hocam bende sürekli depresyon üzüntü sıkıntı bunalım endişesi var. Bu yüzden sürekli depresyon halindeyim ve sürekli bu sıkıntılardan hastalanıp ölme korkusu var. Böyle düşündükçe daha kötü oluyorum. Son 1 senedirde ilaç tedavisi görüyorum ama bir faydası olmadı. Siz ne tavsiye edersiniz hocam. Ilginiz için çok teşekkür ederim. Bu arada hocam alkol de alıyorum.

    • Geçmiş olsun,

      Depresyon yaygın bır rahatsızlık olmakla birlikte verdiği sıkıntılar kişiyi gün be gün strese sokabilir. Tedavisi mevcuttur. İlaçlar (antidepresanlar) tedavi yöntemlerinden biridir. Fakat ilaç kullanırken etkisini göstermesi için (2-4 hafta gerekebilir) sabırlı olmanız ve ilacı kontrolsüz bırakmamanız gerekir. Doktor kontrolünde sıkıntılarınızdan kurtulana kadar en az 6 ay kullanmanız gerekebilir.

      Psikoterapi de (Bilişsel Davranışçı Terapi gibi) depresyon tedavisinde yaygın olarak başvurulan bir yöntemdir. Tekrar hatırlatalım en ideali ilaç ve terapi kombinasyonudur.

      Alkolün depresyondan kaynaklanan sıkıntılardan kişiyi uzaklaştıracağı düşünülse de beyinde sedatif bir etki yapar. Geçici olarak kişi duyduğu kaygılardan kurtulduğunu zanneder. Yapılan araştırmalar ciddi alkol tüketen kişilerle depresyon arasında yakın ilişki bulmuştur. Ayrıca alkol antidepresanların yan etkilerini artırabilir ve duyduğunuz sıkıntıları şiddetlendirebilir.

      Uzman kontrolünde ilaç ve psikoterapi alıp, alkolden uzak daha kontrollü bir hayatı tercih ederseniz iyileşeceğinize inanıyorum.

      Melek

  38. Selam bende bir konu hakkında soru sormak istiyorum.
    Ben geleceğe dair çok kaygiliyim.Benim sevdiğim insan vardı onu hep yanlış anladigim için kendimide onuda sinir hastası ettim.En ufak bir şeyi kafaya takiyorum.Öyle yaptigim için bende soğuyor.Sevdiğini hissediyorum ama bu yüzden eskisi kadar değer vermiyor.Ben en ufak biseyde kiskandigim için üzerine çok gittim oda tedavi görüyor suan stresten ben sebep oldum sanırım ama hâlâ bırakmadık birbirimizi.Bende suan çok hastayım kaygıdan 2 gün yemek yemedigim oluyor.Onuda bırakmıyorum ama uzuyorum.Ne yapmalıyım çok stresli kaygılı biri oldum.Lütfen yardım edin..
    Şimdiden teşekkürler..

    • Merhaba,

      Kaygı ve stress kişiyi fiziksel, psikolojik, duygusal ve ruhsal yönden olumsuz etkiler. Hayatındaki kişiler de elbette bundan dolayı etkilenir. Ve uzaklaşmayı tercih edebilirler.

      Böyle bir durumda yapılacak en doğru adım kişinin bir uzmandan yardım alıp bu kaygı halinden kurtulmaya çalışması olmalıdır. İkinci adım da çevreye yani aile ve arkadaşlara düşüyor: onlar da bu aşamada bilgilenmeli ve anlayışlı olmalı.

      Geçmiş olsun dileklerimle,

      Melek

  39. Merhaba Melek Hanım

    Melek hanım benim sorunum çok hoşlanarak aldığım birşeyden hemen sıkılmak .Birde dostlarıma çok önem veriyorum mesela bir gün aramasa haber alamasam aklım onda takılı kalıyor her türlü kötü şeyi düşünüyorum bu beni rahatsız eder hale geldi artık telefon ve internet sayfasında bekler oldum lütfen yardım edin takıntılarımdan nasıl kurtulurum.

    • Merhaba,

      Genelde sevdiklerimiz ve değer verdiklerimiz için endişeleniriz. Bu çok normal ve gayet insani bir tepkidir.

      Bazen ne yaptığı ve nerede olduklarını bilemediğimizde, bir de kendisinden haber de alamıyorsak en kötü senaryoyu aklımıza getiririz. Çünkü onlara zarar gelmesini istemeyiz.

      Son zamanlarda medyada ya da çevremizde duyduğumuz felaket haberleri bizi çevreye karşı daha güvensiz hale getirdi. Özellikle büyük şehirlerde kontrolümüzün dışında bizleri endişelendirecek çok fazla faktör var.

      Fazla endişeli olmanın başka bir nedeni de kişiye duyulan güven eksikliği ya da suçluluk hissi olabilir. Heran ondan haberdar olma isteği kaybetme korkusundan ileri gelebilir.

      Eğer bu takıntılarınız sizi hayatınızın kalitesini düşürecek ölçüde rahatsız ediyor ve kendinizi kontrol etmekte zorlanıyorsanız lütfen uzman desteği alın. Özellikle terapi ile takıntılarınızın nedenleri üzerinde durabilir ve sağlıklı algılama ve düşünme metodları geliştirebilirsiniz.

      Sevgiler

      Melek

      • Merhaba, sitede paylasilanlari okudum ve bende sıkıntilarimi yazmak istedm .2 senedir anksiyete hastasiyim bazen siddetli yasiyorum bazen hafif suan anksiyete mi yemek yiyememe durumuma taktim. yine mi yemek yiyemeyecegim yine mi midem bulanacak diye fena bir bunalim icindeyim zayif oldugum icinde korkuyorm. bu durumu nasil asabilirim lutfen yardm edin.

      • Merhaba

        Stres altındayken iştahımız da etkilenir. Kişiye göre iştah artışı ya da azalışı görülebilir. Anksiyeteden ziyade depresyonun semptomlarındandır. Yaygın anksiyete bozukluğuna depresyonun eşlik ettiği durumlarda görülebilir.

        Uzman takibi altında olmanız çok önemli. Sağlıklı öğünler, doğru miktar ve doğru zaman eşliğinde yeme düzeninizi kontrol altına almanız gerekiyor. Ve içgüdüsel değil mantıkla hareket etmeniz lazım. Öğünleri hatırlatmak için alarm kurabilirsiniz ve sağlıklı besinleri tercih ederek yeme düzeninizi koruyabilirsiniz.

        Geçmiş olsun dileklerimle,

        Melek

  40. Merhaba benim 2 yıldan beri henuz kendimin bile ne odugunu anlamadigim durumlar var birisini dinlerken aklima ya kafami veremeyip odaklamazsam istedigim gibi cevap veremeyip hep boyle olurda hayatim mahvolursa gibi dusunceler geliyor aklima yani birseyi dinlerken aklima o ne oldugunu anlamadigim sey geliyor ve o gelincede kafami verememis oluyorum ve uzuluyorum hep boyle olursa , kendimi ifade edemezsem kaygisi olusuyor bazen rahatlayip pozitif oldugumda aklimdan uzzaklastirabiliyorum bazende olmuyor cok mantiksiz oldugununda farkindayim nasil asabilirim bu sacma seyi.

    • Merhaba,

      Dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon eksikliği anksiyeteyle görülen yaygın problemlerdendir ve hayat kalitesini bir hayli düşürebilir. Odaklanmak için zihinsel bir enerji harcarız. Kaygı ve endişeli durumlarda bu enerjiye sahip olmakta zorlanabiliriz. Bir uzmandan yardım almanızı önermekle birlikte dikkatinizi toparlamak için birkaç basit önerim olacak:

      Ozellikle konsantrasyona ihtiyac duydugunuz zamanlarda dikkatinizi dağıtan dış etkenlerden uzak durun (TV, telefon, internet), sürekli aklınıza gelen düşünceleri bir kağıda yazın ve zihnin bunu hatırlaması için enerji harcamasını engellemiş olun, adım adım ulaşmak ıstediğiniz hedefe ilerleyin (alt hedefler olusturun) ve son olarak daha iyi nefes almaya çalışarak kendinizi ve zihninizi rahatlatmaya çalışın (5 saniye nefes alın, 2 saniye tutun ve 7 saniyede nefes verin).

      Umarım faydası olur.

      Geçmiş olsun,

      Melek

      • Öncelikle merhaba
        Üniversite sınavı ve geleceğim için kaygılanıyordum.doktor kontrolünde 9 ay lustral kullandım geçti. ilacı bıraktıktan 4 ay sonra tekrar başladı. Hayatımı mahvediyor selectraya başladım psikoterapi için durumum yeterli değil öğrenciyim lütfen yardım edinn lütfen.
        Kaygılarım:
        1) üniversitede alttan ders kaldığı zaman ve okul uzarsa diye korkuyorum çünkü maddi anlamda çok para harcanıyor ilem de yaşlandı bana para gönderemezler okulu bırakmak zorunda kalırım ve onları üzerim diye korkuyorum

      • 2) ilaç korkutuyor birde ilerde beynim de olumsuz birşeyler yapar diye.. Yada kullanıp atlatırsam yine aynı ilaç etki eder mi ve ne kadar sürecek bu lütfen yardımınızı eairgemeyin lütfen

      • İçten verdiğiniz cevaplardan etkilenip bende sıkıntımı paylaşmak istedim. Üniversite sınavı yüzünden aşırı kaygı yaşamaya başlamıştım ve doktor kontrolünde lustral a başladım düzeldim. İlacı bıraktıktan 3 ay sonra zannedersem üniversitedeki dersler yüzünden tekrar başladı. Şimdi ilaca başladım ama sorum şu ki;hayat stresli ve bu durumlarda ilacı bırakınca böyle mi olacağım normal olarak savaşamayacak mıyım streslerle? Cevap verirseniz minnettar kalacağım şimdiden teşekkür ederim.

      • Merhaba,

        Ilaclari mutlaka doktor kontrolunde -eger doktorunuz uygun gorurse- birakmalisiniz. Eger kullandiginiz bir ilacin olumsuz etkilerini gorurseniz muhakkak doktorunuza danisin, tekrar dozunu ayarlayabilir ya da baska bir ilaca gecebilir.

        Elbette kaygi ve depresyon durumlarinda tek care ilac degildir. Terapi de son derece etkilidir. Bilissel davranisci yontemle icinde bulundugunuz durum hakkinda bilgilendirilirsiniz, stres ve kaygi durumlariyla nasil basedeceginiz size ogretilir.

        Saglikli ve guzel gunler dilerim

      • Merhaba insallah banada bir cevap yazarsiniz benim kaygim genelde olumle ilgili kendi olumum degil cevremdeki insanlarin en sevdiklerim in olumunu gorme korkusu babami 11 annemi 25 yasinda kaybettim simdi evli iki cocuk sahibiyim esimin veya benim olupde cocuklarimin annesiz babasiz buyumesinden korkuyorum onla ilgili bir suru sey geciyor aklimdan isin kotusu anne ve bababin olumunden once de boyle olmustu ve yini ayni olacak diye cok korkuyorum ne yapmaliyim kotu dusuncelerle kotuyu basima toplarmiyim ne olur yardim edin

      • Merhaba,

        Kayiplariniz icin basiniz sagolsun. Anksiyete farkli korkularin olusmasina neden olabilir. Muhtemelen kayiplariniz sizin de bu korkuyu gelistirmenize neden oldu.

        Psikoterapi ya da ilac kullanimiyla bu korkularinizin ustesinden geleceginizi dusunuyorum. Muhakkak bir profesyonalden yardim almalisiniz.

        Sevdiklerinize ve size saglikli ve mutlu gunler dilerim

  41. Iyi günler benim problemim geçen yıl eşimle aramızda tartışmaya yol açan sıkıntılarımız oldu şimdi olanlar aklıma gelince kafamda sol tarafta karıncalanma oluyor yanma hissi kafama takıyorum bu durumu neden olabilir. Teşekkürler….

  42. slm melek hanım bı sıkıntım var.anksiyete bozukluğu-panik atak her neyse. toplum ıcınde veya (mudur gibi) bırınden ızın almak zorunda kaldığım zaman cok sık wc ıhtıyacı hıssedıyorum.kucukken bununla ılgılı bı sıkıntı yasadım ve bunu hıc atamıyorum.sureklı ya tuvletım gelırse napcam: ya tutamazsam: ya kaçırırsam rezıl olurum gıbı dusuncelerle beynım sureklı bı mesgulıyet halınde.kalbım çarpıntı yapıyo heyecan veya korku gıbı.kasıklarım uyusuyo ve ıdrar tutma hıssım sankı yok oluyo .bu bazen otobüs te bazen servıste oluyo.tuvalete gıttıgımde de bı çocuk bıle onun ıcın tuvalete gıtmez.son zamanlar da vücudum ıyıce gergın olmaya başladı.kaslarım adalelerım ıstem dışı kasılıyo.uykuda da kasılıyomusum.30 yasındayım ve bunu bı turlu uzerımden atamıyorum hatta bunu bı takıntı halıne getırdım.bununla alakalı pskolok,pskiyatri hatta hocaya bıle gıttım ama artık dayanamıyorum.bu benım ıs hayatımı bıle etkılemeye başladı.lutfen yardımcı olun.

    • Merhaba,

      Anksiyete nedeniyle cok sayida kisi idrar problemi yasayabilir. Tedavi icin gerekli olan sey anksiyetenizi kontrol altina alabilmek. Bu konuda ozellikle anksiyete uzerine calisan uzmanlardan destek almanizi oneririm. Uzman takibi altinda bu sikintiyi asacaginizi dusunuyorum.

      Gecmis olsun

  43. merhaba kolay gelsin benimde bir sorum olacak;
    Bende de diğer arkadaşların ki gibi yaklaşık olarak bir senedir anksiyete bozukluğu var… Ben de aynı şekilde sonucu itibari ile hep olumsuz düşünceler geliyor. göğsümün sol tarafında bir ağrı var. bununla ilgili iki defa kardiyolojiye gittim bir sıkıntı çıkmadı. Ancak ağrı halen dev am etmekte. Fizik tedaviye gittim orada da bişe çıkmadı vermiş olduğu ilaçları kulandım kısa büreli olarak geçti fakat yine başladı…..Ayrıca beynimi bu düşünceler le meşgul ettiğim zaman göğsümün alt tarafında karın bölgemde bir heyecan hissediyorum. Rüyanızda yüksekten yere düşersinizde hemen uyanırsınız ya işte o anki heyecan gibi veya hiç ummadığınız bir anda birşeyle karşılaşırsanız içinize düşen bir kıpırdanma gibi sürekli böyle oluyor. Bu heyecan hissi başka düşüncelere götürüyor beni… Acaba başka bir organdamı rahatsızlık var. Kansermiyim. bu şüpheyi yenmek için doktora gitmelimiyim. Ya kanser isem ne yaparım, Sürekli bu düşünceler insanda başka hastalıklar oluşmasına neden olur gibi düşüncelerle beynimi sürekli meşgul ediyorum. İşti içimde hissettiğim heyecan hissi beni bunları düşünmeye yöneltiyor. Bu heyecan hissinin ne olduğunu tam olarak bilsem belki de diğerleri aklıma bile gelmeyecek. Ben bunlarla ilgili psikiyatri ve psikoloğa gittim. Secita isimli ilacı kullanıyorum. Ama yaklaşık üç dört aydır gitmiyorum. Bu rahatsızlığın tam olarak ne olduğu, hayatımız boyunca bununlamı yaşamamız gerektiği, hususlarında bilgi verirseniz sevinirim.

    • Merhaba,

      Gecmis olsun dileklerimle baslamak istiyorum. Anksiyetenin fiziksel etkilerinden birisi de kas gerginligi ve goguste keskin bir agrinin olusmasidir. Bilişsel davranışçı terapi etkili tedavi yontemlerinden biridir. Terapi sayesinde bu anlarda nasil davranmaniz gerektigi size ogretilir. Rahatlama ve gevseme teknikleriyle bu agriyi azaltabilirsiniz.

      Saglikli gunler

  44. Selam doktorum. ben agır depresyon halindeyim . Hep icimde bir pismanlık duyqusu var .hep sunu bunu neden yapdım diye kendimi iyice depresyona sokuyorum. Lütfen bana yardımcı olurmusunuz? Bana tavsiyelerinizi gönderirseniz sevinirim.

    • Merhaba,

      Uzman destegi almanizi ve onun kontrolunde tedavinize devam etmenizi oneririm. Su yaziya bir goz atin. Ileride daha detayli bir yazi ele almak istiyorum.

      Gecmis olsun

  45. Merhaba benim içimde uzun süredir bir huzursuzluk ve bununla birlikte görülen fiziksel etkiler de var mesela kafamdan aşağı kaynar sular dökülüyormuş gibi ya da beynim karıncalanıyormuş gibi hissediyorum bazen de göğüsümün üzerinde inanılmaz bir ağırlık hissediyorum.Erkek arkadaşımla ilgili konularda bunu yaşıyorum onu çok seviyorum hayatımdaki en değerli insanlardan biri ama ona en ufak bir şeyi söylemediğimde bile kendimi inanılmaz kötü hissediyorum ve midem bulanmaya başlıyor onu aldattığım gibi bir hisse kapılıyorum bu küçük bir sorun gibi görünse de bütün hayatımı etkiliyor tüm hayatıma baktığımda sayısız takıntım ve aşırı derecede korkularım olduğunu görüyorum.Mesela bir hastalığın belirtilerini okuduğumda bunları gösteriyorum ve öleceğimi sanmama kadar gidiyor.Fal ve astroloji konularına da çok takıntılıydım bütün bu şeyler daha sayısız korkum bazen hayatımın kontrolünün bende olmadığını hissettiriyor ve bir türlü rahatlayamıyorum.Son dönemde ailecek ekonomik sıkıntılar yaşadık onların da durumu ileri götürdüğünü düşünüyorum ama bunlar ilişkimi etkiliyor en önemlisi hayatımı.Onu kaybedecekmişim gibi hissediyorum ama korkularıma engel olamıyorum.

    • Merhaba,

      Profesyonal bir yardim almanizi ve takibinde kalmanizi oneririm. Yaygin anksiyete bozukluklarinda bilişsel davranışçı terapi son derece etkili bir yontemdir. Sizi bu surecle ilgili bilgilendirip, rahatlatma ve gevseme teknikleri ogretilerek, kayginizi azaltmaniza yardimci olunur.

      Gecmis olsun

  46. Merhabalar, bende de kusma korkusu daha dogrusu midemin bulanacagina dair bir kaygi var, bu daha cok sunum yapacagim gunun sabahinda, misafir beklerken,karsilarken ya da disarida yemek yerken oluyor, ama sosyal fobim yok yanlis anlamayin. Bu neden olabilir, midem gercekten bulaniyor da mi ben bu hisse kapiliyorum, yoksa kendimi sartlandirdigim ıcin mi bulaniyor anlayamiyorum. Bana ne tavsiye edersiniz, eft, nefes terapisi vs hangisi daha faydali olur?

    • Merhaba,

      Hemen hemen hepimiz kaygi zamanlarinda midemizde bir rahatsizlik hissederiz. Kayginin yaygin belirtilerinden biridir. Nadir de olsa kusma istegi de gergin ortamlarda ortaya cikabilir. Sadece uzmanlar sizin kusma nedeninizi tam olarak belirleyebilir. Kaygidan dolayiysa baska belirtilerin eslik etmesi muhtemeldir. Bir profesyonalden yardim almanizi oneririm.

      Gecmis olsun

  47. En küçük şeyi kendim ile ilişkilendirip kötü şeyler olacağını düşünüyorum,
    Lise sona gidiyorum ve sanki her gün okulda kötü şeyler olacakmış gibi hissediyorum,
    Sosyal fobim var ve haliyle asosyalim sınıfta 4senedir hiç arkadaşım olmadı.
    Günaydın dediğimde günaydın edemeyen olduğunda falan acaba beni döver mi gibisinden şeyler düşünüyorum.
    Birileri kulaktan kulağa konuştuğunda falan benim hakkımda mı konusuyor diye düşünüyorum ve bu epey ilerledi.
    Tatil olmasını istemiyorum çünkü o iki günde insanların beni dövmek yada kötü duruma düşürmek için planlar yaptığını düşünüyorum.
    Sınıfta çok sessiz im kimse ile pek konuşmam

    • Merhaba,

      Sosyal fobi icin bilissel-davranissal terapi, grup terapisi ve ilaclar son derece etkilidir. Lutfen bir profesyonalden yardim alin. Ileride bu konuda size yol gosterecek bir yazi yazmayi planliyorum. Takipte kalin.

      Gecmis olsun

  48. Merhaba
    Ben Aşırı derecede korku yaşıyorum geceleri uyuyamıyorum bi ara doktora gittim anksiyeteteşhisi ile ilaç kullanmaya başladım ama annem ilaçları bıraktırdı bağımlılık yapar yavaş yavaş hayatım düzene girmişti ama yine aynı korkularım başladı internette test yaptım yüksek düzeyde anksiyete yazıyo bunun ilerlemesinden korkuyorum ne yapmalıyım

  49. Merhaba
    Ben Aşırı derecede korku yaşıyorum geceleri uyuyamıyorum bi ara doktora gittim anksiyete teşhisi ile ilaç kullanmaya başladım ama annem ilaçları bıraktırdı bağımlılık yapar diye yavaş yavaş hayatım düzene girmişti ama yine aynı korkularım başladı internette test yaptım yüksek düzeyde anksiyete yazıyo bunun ilerlemesinden korkuyorum ne yapmalıyım

    • Merhaba,

      Uzman kontrolünde kalmanızı öneririm. Şikayetleriniz azaldığında ilaçlar doktor kontrolünde azaltılır ve uygun görüldüğünde kesilir. Terapi desteği de sizin için faydalı olabilir.

      Geçmiş olsun

  50. hocam ben de 1 sene öncesine kadar panik atak la başlayan kaygı bozukluğu ankisiyete olmaya başladı 4 5 ay kadar citoles 10 luk kullandım ve bi anda kestim o sırada askerdeydim ve kendimi iyi hissediyordum sonra birden suratta uyuşmalar sol kol özellikle sol ayak ve suratın solunda uyuşmalar sürekli yorgunluk hissi sürekli kaygı hissi başladı uzmanlar hapı bi anda bırakmanın neticesinde olduğunu söylediler sanki hergün ufacık daha iyi oluyorum ama hala o yorgunluk ve bitkinlik hissi baş agrıları ve sol taraftaki agrılar devam ediyor spor yapmak istyorumama içimde enerji yok bu sürekli yatmaktan mıdır yöresel tabirle pislik te basmış olabilir mi ama hala da o göğüs darlanması da var .. sürekli az da olsa kaygı var kafada yorgunluk var demek istedğim üzerimdeki ölü topraktanmıdır yoksa hala etkileri sürüyormu neler yapabilirm … teşekkürler..

    • Merhaba,

      Kendinizi iyi hissetseniz bile ilaclari doktora danismadan birakmamak gerekiyor. Ilacla birlikte terapi de alirsaniz, bu sureci daha saglikli bir sekilde atlatabilirsiniz. Kaygiya dair su yazilari tekrar okumanizi oneririm.

      Gecmis olsun dileklerimle…

  51. Merhaba ben 18 yasindayim yaklasik 5 yildir bu sikintiyla ugrasiyorum ilk olarak hayattan zevk alamama cok mutsuzluk haliyle ortaya cikti ama bunun icin psikiyatriye gidilmesi gerektigini bilmiyordum bir yakinimin onerisi sayesinde gittim ilac kullandim prozac kullandm gercekten cok iyi geldi ama lise 3 te basima bi olay geldi bu olay beni cok etkiledi gunduzleri biseym olmuyordu ama aksam olunca cok kotu oluyordum neyse tekrar gittim doktora prozac verdi kaygilarim gecmedi sonra cipralex verdi iyi geldi tedavim bitti ben cok iyi oldum doktor gozetiminde ilaci biraktm yalniz bu sene yine nuksetti tekrar foktora gittim tedaviye basladk 3 ay filan oldu ama uzerimde suan hayattan zevk alamama hali var ilk olan sikinti gibi selectra kullaniyordum 50 mg doktor dozunu yukseltti ama hala mutsuzum derste calisamiyorum omrumun sonuna kadar bu sikintiyla mi ugrascam ben ????

    • Merhaba,

      Ilacin yaninda psikoterapi de alirsaniz cok daha guzel bir neticeye kavusacaginizi dusunuyorum. Psikoterapist depresyonla basa cikmak icin size yol gosterir. Kisiler Arasi Terapi ya da Bilissel-Davranissal Terapi bu konuda yaygin terapi cesitlerindendir.

      Gecmis olsun

  52. Bir kaç hafta önce psikiyatriste gitmeye başlamıştım. Daha sonra psikiyatristim ailemle bağlantı kurdu ve anksiyete ilacı kullanmamı önerdi. Ama ben de bayağı bir şoka uğradım ve ailemin böyle bir ihtiyaç görmelerine çok kızdım. Ne yapmalıyım?

    • Merhaba,

      18 yasindan kucuk danisanlar icin gizlilik ilkesi biraz karmasik olabilir. Aile kendisinin bilgilendirilmesini istiyorsa, danisanin yaninda uzmanin aileyi bilgilendirmesi daha uygundur. Ancak danisan icin ciddi bir mesela soz konusuysa aile direkt uzman tarafindan bilgilendirilebilir. En ideali ilk gorusmede gizlilik meselesini uzmanla gorusup sinirlari bilmek olacaktir.

      Gecmis olsun dileklerimle

  53. öncelikle başarılarınızın devamını dilerim . ben 16 yaşındayım ve önceden hiç doktora gitmedim fakat bende anksiyete yani kaygı bozukluğu olduğunu biliyorum . hayatımın genelde belli bir dönemlerinde geliyor bu kaygı bozukluğu ve aklımı allak bullak ediyor . yaklaşık 7 yıldır da böyle sürekli ailemi kaybetme korkum var hep bir kaygı duyuyorum ve buna yönelik hayaller kurup senaryolar yazıp bütün bu senaryolara ağlıyorum . biliyorum bunların yaşanmamış bişey olduğunu ve hatta kendi kendime diyorumki bunlar senaryo dışında hayal gücünden başka bişey değil fakat bunu duygularıma dinletemiyorum lütfen bana biraz destek olun şimdiden teşkekkürler

    • Merhaba,

      Yasadigimiz stresli donemler kaygi duzeyimizi artirabilir. Eger kaygilariniz birden fazla alanda (is, okul, aile ortami) hayat kalitenizi dusuruyorsa bir profesyonelden yardim almaniz gerekir.

      Blogdaki su yazilari da tekrar bir gozden gecirebilirsiniz.

      Sevgiler

  54. Merhaba Ben Suan o kadar kötü durumdayım ki anlatamam içimde birşey var ve bu dışarı çıkmak istiyor kalbim çarpıyor ağzım kuruyor yutkunamiyorum ve ne yapcagimi bilmiyorum hep bunlar yüzünden öleceğimden korkuyorum bende bir anksiyete hastasıyım ve bu henüz yeni bende ne zaman atlatacagimi bilmiyorum ve uyuyamiyorum ilaçların etki etmesinin 2haftayi süreceğini soyledi doktor lütfen yardım edin

    • Merhaba,

      Gecmis olsun diyerek baslayalim. Uzmandan yardim istemekle en iyisini yapmissiniz. Muhakkak uzman takibinde kalin. Eger ilaclarla ilgili sikintiniz olursa kontrolu beklemeden doktorunuza durumu iletin ki kendisi ilacin dozunda degisiklik yapabilir, ya da muadili baska bir ilac verebilir.

      Dilerseniz psikoterapi de alabilirsiniz. Ilacla birlikte cok daha kisa surede sikintilarinizin ustesinden gelebilirsiniz.

      Saglikli mutlu gunler dilerim

  55. Merhabalar ben 7 haftalık hamileyim ve hep bebeğim ya sağlıklı doğmazsa diye aklıma geliyo ve çok kaygılanıyorum.Sokakta yürüme engelli ya da bi özürü olan insanlar görsem ya bebeğim böyle olursa diye tedirginlik duyuyorum bu beni çok rahatsız ediyo.aslında normal hayatta çok rahat bir insanım hamilelikten sonra kaygılarım korkularım oldu ve bunlarla nasıl baş edebilirim.yardımcı olursanız sevinirim

    • Merhaba,

      Hamilelikte kayginin artmasi yaygin gorulen bir durum. Bebeginizin sagligi hakkinda endiselenmeniz de gayet normal. Fakat bu kaygi gun gectikce artiyorsa bununla basa cikma zamaniniz gelmis demektir. Bu durumu partnerinizle, ailenizle ve yakin arkadaslarinizla paylasabilirsiniz. Acik bir sekilde iletisim kurmak ve onlardan gelecek destek kendinizi daha iyi hissetmenize neden olacaktir. Bir sure televizyon ve internetten uzak durun. Ve hamilelik ve bebekle ilgili bilgi bombardimanindan da kacinin. Olumsuz tecrubleri okumayin ve dinlemeyin. Kendinize rahatlayacaginiz ortamlar olusturun.

      Bebeginizle birlikte saglikli mutlu bir hayat dilerim

  56. Merhaba hocam. Yazinizi ilgi ile okudum . Benimde boyle bi sorunum var, dile getirmek isterim. Buna sinirlenmek mi yoksa sinirlenememekmi denir bilmiyorum ama bi olay karsisinda sinirlendigimde bi tepki verecegim sirada bunun sonucunun en kotu senaryo olmasi gibi seyler aklima geliyo. Ve cogu zaman sinirden delirsem dahi bisey yapamıyorum. Bazi insanlar kendi ni kaybeder yumruklar ama bende malesef oyle bi durum olmuyo. Direk sonuc odakli olarak eger soyle dersem boyle olur. Eger burda doversem davalik olurum tarzinda ihtimallerin en kotusu aklima geliyo bisey yapamıyorum. Bazende konusacagim sirada kelimelsr bogazima takiliyo ellerim titriyo. Acayip gergin bi hale burunuyorum . Bunun nedenini biseylerden korkmam olarak düşünüyorum ama ne olduğunu bilmiyorum. Zira gucsuz biri degilim. Bunlarin bi cozumu varmi dir ?

    • Merhaba,

      Sinirlenip ortaligi dagitmak pek de saglikli bir davranis gibi gozukmuyor 🙂 Onemli olan hissettiklerimizi dusuncelerimizi uygun bir sekilde karsi tarafa anlatabilmek. Genelde kizginlik ve ofke aninda cok mantikli davranamayiz. Ancak baska bir isle mesgul olup, biraz zaman gecmesini bekleyerek daha akli basinda ve daha dogru bir tepki verebiliriz. Ofkenizi o an yutmak küçültücü bir davranış değil aksine bir erdemdir. Önemli olan sakin kafayla mantıklı bir şekilde tepkimizi dile getirmektir.

      Mutlu gunler dilerim

  57. Bende kaygı (anksiyete) bozukluğu var. Ve şu an 50 mg lustral kullanıyorum. Geçen hafta 1 hafta önce görücü usulü ile bir bayan arkadaşla tanıştım. Bir kaç kere buluştuk. Aslında ben ondan etkilendim diyebilirim. Ama net değil. BU Kaygı dan kaynaklı olabilir. (onun hisleri bana karşı daha net, çok etkilendi. ) bana Son buluşmadan sonra, ben de biraz acabalık oldu, Hakikaten hoşlanıyormuyum etkilendim mi, sevebilir miyim, kafamın içini kemiriyor. Onun sevgisi karşısında eziliyorum. Bu da ataklara neden oluyor. Her defasında resimlerine bakıyorum. Bazen sevgi duyuyorum, bazende Acaba diyorum. Bir gidip, bir geliyorum. Lütfen yardım edin ne yapmam lazım. Şu an dört beş gündür tatildeyim. Ve tatilde bu yüzden zevk almıyorum. Bu arada herşeyi konuştuk ve anlaştık. Yardımlarınızı bekliyorum. Ne Yapmam lazım.
    Cevabınız biraz ivedi olursa sevinirim. Teşekkür ederim. İyi çalışmalar.

    • Merhaba

      Yaşadığınız gelgitler çok normal. Çok iyi tanıdığınız biriyle dahi evlilik düşünecek olsanız kolay karar veremezsiniz. Bu konuda bir yazım var, bir goz atin derim.

      Mutlu gunler

  58. 6,5 yaşında kızım var anaokuluna ilk başta çok güzel hiç bir sorun olmadan gittti sonra 1 hafta zatürreden hastanede yattık ve 1 ay okula gitmedik.okul döşü okulda ağlama nöbetleri ve benden ayrılmak istemedi 15 gün dayandım ama okuldaki arkadaşlarınıda etkilediği için göndermedim.şimdi bazen bir komşuya gittiğinde ağlayarak geliyor okuldaki o duygum geldi diye.bizim olmadığımız bir yara gitmek istemiyor .2 ayrı psikologo götürdüm biri devlet diğeri özel biri çok ilği gösterin dinleyin dedi.diğeri bunu koz olarak kullanıyor geçer böyle yaptığında önemsemeyin ilgisini başka alana cevirin dedi .kafam çok karıştı bu son 2 haftada 2 kere yine ağladı .ne yapacağımı şaşırdım lütfen yol gösterin 1. sınıfa başlıyacak yine aynı şeyler olursa nasıl baş edecegim.

    • Merhaba,

      Cocugunuza ilginizi ve desteginizi hissettirin. Donemsel olabilir, size ihtiyac duydugunda yaninda olun. Bulundugu ortamda ayni guveni duyacagi kisiler oldugunda daha rahat yalniz vakit gecirebilir. Cocuklar ogretmenleriyle ayni guvenli bagi kurarsa, onlar icin okul yabanci bir ortam olmaktan cikacaktir. Siz o zamana kadar desteginizi esirgemeyin.

      Sevgiler

  59. Merhaba

    Ben sürekli annem tarafından eleştirilere ve nasihatlara maruz kalıyorum. En sevmediğim şeyin nasihat edilmesi olduğunu anneme yüzlerce kez söylememe rağmen aynı şey devam ediyor ve mutlaka beni eleştirecek konular buluyor. Tembelsin, beceriksizsin, senden adam olmaz vb birçok eleştiriye maruz kalıyorum. Ben kendine çook güvenen biri değilimdir ama annem yüzünden daha fazla güvenmemeye içime kapanmaya çekingenliğe başladım. Ben hayatımı böyle pısırık geçirmek istemiyorum yardım edin lütfen

    • Merhaba,

      Uzmanlar akrabalar arasinda en gergin iliskinin genc kiz-anne arasinda oldugunu soyluyor. Sebebi de, anne kizini halen kendi uzantisi gibi goruyor. Kiz da kendi bagimsizligini ve bireyselligini kazanmak istiyor. Anneler genelde kendi yaptigi hatalari yapmasin diye kizlari uzerine fazla egilebiliyorlar.

      Hem anne hem kizlarina dusen gorevler var. Bu konuda yazi yazmaya calisacagim, blogu takip edin lutfen.

      Mutlu gunler

      Edit: Ve iste konuyla ilgili yazim: “Ergenlikte Anneler ve Kizlari”

  60. Merhaba,
    ilk olarak yazınız ve yorumlar az da olsa iyi geldi diyebilirim. Benim bu sebebten ötürü gitmediğim doktor kalmadı. Dahiliye gittim habire EGK, röntgen, kan tahlili vs hepsini yaptım hiç birşey çıkmadı bana kendini dinliyorsun dedi hep, annem sinirsel dedi ve bana doktor 10 mg citorel verdi fakat ailem kullanmamı istemiyor bende korkup kullanmadım. Bana İBS teşhisi konuldu onun etkiside var mı? Bağırsaktaki gaz sebiyle göğüs ağrısı oluyor ve benim yine de aklıma gelmeyen kalmıyor. Yoruldum artık. Sizce ne yapmalıyım ilacı kullanmalı mıyım yoksa psikoloğa gitmeli miyim?

    • Merhaba,

      Gecmis olsun. IBS’nin stres ve kaygiyla iliskisi var. Kolon sinir sistemiyle baglantili oldugu icin, yasadiginiz stres direkt etkiler.

      Kayginizin azalmasi aslinda IBS’niz icin de pozitif bir durum olusturacak. Doktorunuzun verdigi ilaclari lutfen kullanin, ve takibinde kalin.

      Africa yasadiginiz kaygi ve endise icin psikoterapi de faydali olabilir.

      Saglikli gunler dilerim

  61. Merhaba bende sosyal fobi var eskıden toplum ıcıne cıkarken sorun yasıyordum fakat bır nebze olsun atlattım yalnız eve misafır gelecegı zamanlarda bu rahatsızlıgım artıyor sanki elestırılere maruz kalacagım dusuncesınden dolayı ve panıgım kalp agrısı mıde bulantısı gıbı sıkayetlerle artıyor ve eve kımsenın gelmesını ıstemıyorum mlsef bunu nasıl yenebılırım

    • Merhaba,

      Bu konuda herhangi bir uzmana gittiniz mi? Bilissel Davranissal Terapi’yi onerebilirim. Ozellikle sosyal fobi icin faydalidir. Size bu durum karsisinda farkli dusunme, davranma ve tepki verme sekilleri ogretilir. Bu sayede korkunuz ve kayginiz azalir. Boylece sosyal iliskilerinizde de bir duzelme olur.

      Huzurlu ve mutlu gunler dilerim..

      Melek

  62. Reblogged this on sahmarandotcom and commented:
    Merhaba bende sosyal fobi var eskıden toplum ıcıne cıkarken sorun yasıyordum fakat bır nebze olsun atlattım yalnız eve misafır gelecegı zamanlarda bu rahatsızlıgım artıyor sanki elestırılere maruz kalacagım dusuncesınden dolayı ve panıgım kalp agrısı mıde bulantısı gıbı sıkayetlerle artıyor ve eve kımsenın gelmesını ıstemıyorum mlsef bunu nasıl yenebılırım

  63. Hocam 15 yaşında kızım var 8ay 1 elma 1 sütle diyet etmiş 30 kg düşmüş hep ders çalışmış son günlerde sabahlamİş sürekli tekrarlamış 3 ay önce piskiyatriye gittik şimdi kilo alıyor ama okula gitmek istemiyor evde sıkılıyorum diyor ağlıyor çıkamıyom diyor çaresiz işe yaramaz hissediyorum diyor ne yapalım ilaç içiyor ama 3 ay oldu geldimi ağlıyor sabahları prozac içti 2.5 ay akşam zyprax 2.5 mg içiyor devit3 ve demir hapı içiyor

    • Merhaba,

      Anlattiklariniz kesin bir tablo cizmek icin yeterli degil, fakat genel cercevede biraz bilgi vermek isterim. Ergenlik doneminde sık sık diyet yapma yeme bozuklugu habercisi olabilir. Yeme bozuklugu yemek yeme hastaligindan ziyade duygu durumuyla ilgilidir. Depresyon, anksiyete, dusuk benlik saygisi buna sebep olabilir. Ilac tedavisinin yaninda psikoterapi cok onemli. Aile isbirligi ve destegi bu surecte onemli bir rol oynar.
      Doktorun verdigi ilaclari duzenli kullanmasini oneririm. Kontrollerini ihmal etmesin. Fakat bahsettigim gibi ilacin yaninda bu duruma sebep olan duygusal faktorlerin incelenmesi icin psikoterapi almasi gerekir. Hastaligini tetikleyen duygu dusunce ve davranis konusunda bilinclenmesi faydali olacaktir.
      Gecmis olsun dileklerimle…
      Melek

  64. Merhabalar hocam
    Hocam öncelikle size ailemden bahsetmek istiyorum kısaca, annemde babamda fazlasıyla otoriter ve muhafazakarlar, yaşım 24 olmasına rağmen attığım her adıma müdahale ediyorlar bu bende ters kimlik gelistirdi, liseyi ailemin yaninda okudum ve cok fazla icime kapanik,ailemin istedigi evlat modeliyken universiteye gidince ve ailemden uzaklasinca tamamen degistim. dusunce yapim, olaylara tepkim farklilasti, sirf ailem uzulmesin diye belki de degisen beni gormelerinin yaratacagi tepkinin korkusuyla yanlarinda rol yapan, isteklerine boyun egen biriyim su an, bildigim bi sey varsa ailem bu yeni beni kabul etmeyecek..yanlarinda rol yaptigim icin sanki kendimi ikiyuzlu hissediyorum..mutsuzum.. Gecmiste gorustugum insanlar oldu ailemin bunlardan haberdar olmasi ihtimalinin korkusu beni mutsuz ve korkak bir bireye cevirdi.. Ailemin olmami istedigi kisiykende oldugumu dusundugum ve mutlu oldugumu sandigim zamanlarda bile icimde hep bir mutsuzluk..ne bu yeni bene alisabiliyorum ne de eskideki beni istiyorum.. Kusura bakmayin biraz uzun yazdim, yardimci olursaniz, bana onerilerde bulunursaniz size minnettar olacagim.. İyi gunler..

    • Merhaba,

      Cocuk yetistirmek buyuk sorumluluk. Malesef yeterli donanima sahip olmadan bu is goturulurse dengeyi tutturmak zorlasacak, cocugun yararina diye yaptiklari bazi davranislar aslinda buyuk yaralar acabilecektir. Cocugu icin herzaman en iyi en dogrusunu bildigini dusunen ve onun da istekleri olacagini dusunmeyip bir birey muamelesi gostermeyen ebeveynler ‘otoriter’ olarak siniflandirilir.

      Otoriter anne babalar baskici tutumlariyla, cocuguna insiyatif vermeden denetimleri altinda tutarlar. Sevgilerini ancak kendi istedikleri davranis altinda gosterirler ki bu da cocuga ‘kendi’ olmaktan ziyade ‘istenilen’ olmayi ogretir. Bu sekilde yetisen cocuk elbette ileride kendi ayaklari uzerinde durdugunda asil kimligini oturtmaya calisacak, ve ikilemde kalacaktir..

      Siz durumun gayet bilincindesiniz. Kisi kendisi gibi olamadigi ortamlarda asla mutlu olamaz. Ailenizden ve onlarin denetiminden uzaklasinca kafesini kiran kus gibi ozgurluge kanat acmis olmaniz da dogal. Fakat her zaman anne baba kontrolunde, onlarin ahlaki ogretileri altinda sizin dusunmenize bile gerek kalmadan bir hayat surdurduyseniz, ozgurlugu biraz farkli yorumlayabilirsiniz. Bireyin ozgur olmasi her istedigini her an yapabilmesi degil, zihnindeki ahlaki dini kulturel normlarin suzgecinde ozgurce karar verebilmesidir. Daha onceleri cok insiyatif almadiysaniz, hata yapmayip, tecrube kazanmadiysaniz bu ozgurlugunuz biraz hayal kirikligi getirebilir. Daha onceleri ailenizin size zoraki giydirdigi kalkani cikarinca savunmasiz kalabilirsiniz, burada onemli olan bunun da farkinda olup kendi ic savunma mekanizmanizi olusturmaya calismak olmali.

      Size tavsiyem, ailenizin size zarar gelmemesini istedikleri, fakat bunu gunumuzun surekli degisen ve zor sartlari altinda nasil yapabileceklerini bilemedikleri icin sadece korumaci duygularla mudahale ettiklerini dusunup onlara karsi daha affedici bir tutum gelistirin. Ve mumkunse kendileriyle konusmaya calisin. Hissettiklerinizi anlatin. Sizin kendiniz olarak devam edebilmeniz icin bu konusmayi yapmaniz onemli. Cunku aileniz omur boyu sizden kopmayacak. Anne babanizi en iyi siz taniyorsunuz, onlari yaralamayacak kelimleri secin. Birakin dusunsunler, kendilerini muhasebe etsinler.

      Daha onunuzde uzun yillar var, sevdiklerinizle birlikte huzurlu gunler dilerim..

  65. Merhabalar.Nişanlım çok küçük bir ilçede asker olark görev yapıyor.ben izmirdeyim.arada yanına gidiyorum.Arkadaslarının bazılarını tayin dönemiydi ve doguya gideceklerdi.bu insanlarla bir kere oturma dışında hiçbir samimiyetim yok.bunu duyunca bana korku girdi aklıma getirmemeye calışıyorum ağlıyorum gizliden.rahat nefes alamıyorum.ev üstüme üstüme geliyor.evde durmak istemiyorum kendimi sıkıyorum onun yanıda ağlamamak için.sürekli gözlerim doluyor.Yazları bu oturdukları toki sitesinde evlerin en az 3/1boşalır bir kısmı izne gider bir kısım yerliler koye gider .İzmirin stresinden kalabalıgında kaçıp buraya geldiğimde huzur doluyordm nefes alıyordum.ozellikle bu son gelişim kabus gibiydi bu sessizlik bana batıyor candan dışarı bakıyorum bir sese insana ihtiyac duyuyordum .ki bu arada nişanlım izinde ve evde yalnızda değilim.evde durmak istemiyorum boguluyorum nefes alamıyorum 4 gözle akşamı bekliyorum sıcaktan dolayı dışarı cıkıp yurumek hatta o eve girmek istemiyorum .akşam o sitededi evlerin yarısında ışıkları yanmıyor diye evde yoklar diye benim içime korku endişe oluyor.sürekli ağlamaklı haldeyim yerimde duramıyorum nefes alamıyorum .Normalde izmirde insandan kaçıp buraya gelirdim evde nöbet zamanları bile yalnızlk hoşuma giderdi.Ne oldu bana anlayamıyum birden bire 180 derece değiştim.Daha sonra nişanlımında orda yarım saat uzaklıkta başka yere çıktı tayini bizde maddi olarak kotu oldugumuzdan burdan oraya hergün gitmk çok agır geleckti diye ordaki daha uyugn yer olan cezaevi lojmnlarına gecti.Ama bu tasınmadan once inanın ömrümden 5 yıl geçti .tamam orda oturmk istemiyoruz mantıken.ama ayrılık korkusu beni mahvetti.bir yandan yandan tasınma işiyle ugrasıyoryoruz ben çok doluyum .her neyse bütün paketleme işi bitti ertesi gün tasınıcaz.o kolileri oyle gördükçe cıldırıyorum hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum haykırmak istiyorum .son gece sabaha kada uyuyamadım sabaha kadar banyoda ağladım yatakta ağladım sanki bir bogazımı sıkıyor gece yarısı evde durmak istemiyorum dışarı çıkmak istiyorum.o an sanki ailesinden birini kaybetmiş çıldırmış gibi halim vardı .bu durumu kaldıramıyordum.nişanlıma belli etmemek için sessiz ağlıyorum ama iiçimde haykıyorum dizlerime vuruyorum..o gece kabus gibiydi omrumden 5 yıl gitti.ERTESİ sabah tasınırken ben sürekli gözlerim doluyr kendimi sıkıyorum konuşamıyorum zaten.insanların yanında nasıl hoşçakal diyecegim ağlamadan onu düşündüm.yaptıgım davranış normal değil biliyorum. ben gerçekten ailemden birini yitirdeğimde ne olurum benim korkum bu.pek tanımadıgım birinin başka şehre taşınması neden bu derece bana zarar verecek sekilde beni bu kadar etkiliyor .neden korkuyorum.neden tam aksıne şimdi kalabalık yerlei istiyorum .terkar bu korkuları yaşamak hatırlamamak için nişanlımın yeni tayin old yere yanına gitmek istemiyorum .Burda kalmak istiyorum.Doktorada uzun zamndir istiyorum.Gidemiyorum cok caresizim..

    • Merhaba,

      Kaygi ve korku durumlarinda vucudumuz stres hormonlari (adrenalin, kortizol vb.) salgilamaya baslar. Boylece fiziksel, duygusal ve psikolojik degisiklikler ve dalgalanmalar yasariz. Yasadiginiz sikintilarin kaynagi fazla stres ve kaygi.

      En kisa zamanda bir uzmandan yardim almanizi oneririm. Sizin icin uygun gordukleri tedavi (ilac ya da terapi) ile bu durumu atlatacaginiza eminim.

      Huzurlu ve mutlu gunler dilerim

      Melek

  66. Merhabalar hocam .Nişanlım çok küçük bir ilçede asker olark görev yapıyor.ben izmirdeyim.arada yanına gidiyorum.Arkadaslarının bazılarını tayin dönemiydi ve doguya gideceklerdi.bu insanlarla bir kere oturma dışında hiçbir samimiyetim yok.bunu duyunca bana korku girdi aklıma getirmemeye calışıyorum ağlıyorum gizliden.rahat nefes alamıyorum.ev üstüme üstüme geliyor.evde durmak istemiyorum kendimi sıkıyorum onun yanıda ağlamamak için.sürekli gözlerim doluyor.Yazları bu oturdukları toki sitesinde evlerin en az 3/1boşalır bir kısmı izne gider bir kısım yerliler koye gider .İzmirin stresinden kalabalıgında kaçıp buraya geldiğimde huzur doluyordm nefes alıyordum.ozellikle bu son gelişim kabus gibiydi bu sessizlik bana batıyor candan dışarı bakıyorum bir sese insana ihtiyac duyuyordum .ki bu arada nişanlım izinde ve evde yalnızda değilim.evde durmak istemiyorum boguluyorum nefes alamıyorum 4 gözle akşamı bekliyorum sıcaktan dolayı dışarı cıkıp yurumek hatta o eve girmek istemiyorum .akşam o sitededi evlerin yarısında ışıkları yanmıyor diye evde yoklar diye benim içime korku endişe oluyor.sürekli ağlamaklı haldeyim yerimde duramıyorum nefes alamıyorum .Normalde izmirde insandan kaçıp buraya gelirdim evde nöbet zamanları bile yalnızlk hoşuma giderdi.Ne oldu bana anlayamıyum birden bire 180 derece değiştim.Daha sonra nişanlımında orda yarım saat uzaklıkta başka yere çıktı tayini bizde maddi olarak kotu oldugumuzdan burdan oraya hergün gitmk çok agır geleckti diye ordaki daha uyugn yer olan cezaevi lojmnlarına gecti.Ama bu tasınmadan once inanın ömrümden 5 yıl geçti .tamam orda oturmk istemiyoruz mantıken.ama ayrılık korkusu beni mahvetti.bir yandan yandan tasınma işiyle ugrasıyoryoruz ben çok doluyum .her neyse bütün paketleme işi bitti ertesi gün tasınıcaz.o kolileri oyle gördükçe cıldırıyorum hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum haykırmak istiyorum .son gece sabaha kada uyuyamadım sabaha kadar banyoda ağladım yatakta ağladım sanki bir bogazımı sıkıyor gece yarısı evde durmak istemiyorum dışarı çıkmak istiyorum.o an sanki ailesinden birini kaybetmiş çıldırmış gibi halim vardı .bu durumu kaldıramıyordum.nişanlıma belli etmemek için sessiz ağlıyorum ama iiçimde haykıyorum dizlerime vuruyorum..o gece kabus gibiydi omrumden 5 yıl gitti.ERTESİ sabah tasınırken ben sürekli gözlerim doluyr kendimi sıkıyorum konuşamıyorum zaten.insanların yanında nasıl hoşçakal diyecegim ağlamadan onu düşündüm.yaptıgım davranış normal değil biliyorum. ben gerçekten ailemden birini yitirdeğimde ne olurum benim korkum bu.pek tanımadıgım birinin başka şehre taşınması neden bu derece bana zarar verecek sekilde beni bu kadar etkiliyor .neden korkuyorum.neden tam aksıne şimdi kalabalık yerlei istiyorum .terkar bu korkuları yaşamak hatırlamamak için nişanlımın yeni tayin old yere yanına gitmek istemiyorum .Burda kalmak istiyorum..uzun zamandr doktora gitmek istiyorum gidemiyorum.kendimde o gucu bulamiyorum nerden baslayacagimi bilemiyorum….

  67. merhaba hocam..
    değerli bilgilerinizi bizimle paylastırdığınız ve yol gösterdiğiniz için teşekkür ederim.ben gençlik dönemleririmde bellli zamanlarda deprosyon ve anksiyete ile bilinçsizce mucadele ettim.çünkü bu tip durumlarda doktora gitmenin delilik belirtisi olduğunu düşünürdüm.yaş ilerledikçe eski karımın tavsiyesiyle tedaviye başladım ozamanlar sadece f33 vardı efexor 75 geceleride xanax kullanıyordım 4 sene boyunca. daha sonra dr gözetiminde bıraktım bırakmamdan 9 ay sonra tranvatik bir sekilde boşandım ve bir anda herşey allak bullak oldu yogun bir ağır deprosyon ve buna baglı şiddetli bir anksiyete tedavisi gördüm.zaman içersinde ilaçların sporun ve kendimi motive etme cabamla ilaçlarım azaldı.ama yapılmması gereken bir sey yaptım cok eskilerden kalan kız arkadasımla ıletısıme gectım. ne olduysa ondan sonra oldu.bir kaç git gelden sonra bu ılışkinin bana zarar verdiğini düşünerek bütün bağımı kopardım.ama anksiyetem geçmedi su anda ılk zamanlara nazaran azaldı ama sabahları uyanınca sıkıntı hissi bir ara mide bulantıları kontrolumu kaybetme korkusu kafamdaki konuşmaları susturamama yanlızlık dürtüşü ve gelecek kaygıları nuksetti.ve en buyuk korkum bu duyguların gecmemesi. benim için bir öneriniz varsa minnettar olacağım.
    saygılar…

    • Merhaba,

      Bosanmak hayatimizda karsilasacagimiz en zorlu ve stresli durumlardan biri. Bu surecte sosyal destek yani aile ve arkadas cevrenizle gecireceginiz vakit stresi azaltan en onemli faktorlerdendir. Ayrica hayatiniza yeni bir rutin getirmek de ise yarayacaktir.

      Bosanma sonrasi kaygi son derece yaygin. Duygulariniz ne kadar guclu olursa olsun emin olun zamanla gececektir.

      Bu konuda tecrubeli bir terapistten yardim almaniz da zor zamanlarinizi daha kolay gecirme adina en etkili yollardan biri olabilir.

      Mutlu ve huzurlu gunler dilerim

      Melek

  68. merhaba. ben kucuk yaslardan beri hep kanser olmaktan korkuyorum Vucudumdaki bi agriya hemen acaba kanser mi diye korkuyor ve bu yuzden hep derin kaygilar yasiyorum . psikoterapi de gordum ama hic bir faydasini gormedim , ozellikle son yillarda daha da artti bendeki bu kanser olma endisesi .. nasil ustesinden gelebilirim bilmiyorum hayatimi cok cekilmez kiliyor , kendimden biktigimi hissediyorum , etrafimdakileri de bunalttigimi hissediyorum ama bi sey yapamiyorum bu durumuma , en ufak bi rahatsizlikta hep en kotusunu dusunuyorum ..Lutfen bana bu durumun ustesinden nasil gelebilecegime dair bi oneri de bulunur musunuz veya bu durum duzelebilir mi.. kendimi bildim bileli boyleyim cunki artik olunceye kadar bu sekilde olacakmisim gibi geliyor .. cevap verirseniz cok sevinirim..

    • Merhaba,

      Bu durum genellikle bir yakinini bu sebeple kaybedenlerde görülebilir. Elbette asilmayacak bir durum degil. Yeter ki uzman kontrolunde tedavinize baslayin ve sonlandirin. Ne kadar sure terapi aldiniz ve hangi terapiden faydalandiniz bilmiyorum fakat onerim psikiyatri ve psikologa birlikte gitmeniz. Cunku ilaclarla yasadiginiz kaygi azalacak ve ozellikle Bilissel Davranissal Terapi ile uygun olmayan dusunce sekilleriniz, saglikli olaniyla degistirilmeye calisilacaktir.

      Bir an once bu korkuyu asip, hayat kalitenizin yukselmesi ile daha guzel gunlere kavusmaniz temennisiyle..

      Melek

  69. merhaba hocam ben de ara ara kendimi kaybedip aileme zarar verme korkusu oluyor. kendimi motive ediyorum korkularımdan tam kurtuluyorum cinayet haberlerini görünce(annesini babasını öldüren çocugunu öldüren insanların haberlerini) bu korkum yeniden depreşiyor acaba ben de yaparmıyım diye. normalde sinirli tahammülsüz bir insanım çabuk parlarım ama kırıp döktüğüm olmadı. ne yapmalıyım hocam yardım edin

    • Merhaba,

      Genellikle kendini kaybetme korkusu kayginin belirtilerinden biridir. Yapar miyim?/ olur mu? dusunceleri her ne kadar gercek olmasa da beynin buna verdigi tepki tamamen gercekcidir, ve vucudu gercek olacakmis gibi hazirlar.

      Size uzmandan yardim almanizi oneririm. Bilissel Davranissal Terapi anksiyete konusunda en etkili tedavi sekli. Bu yontem ile kisiye once farkindalik kazandirilir, ve dogru olmayan dusunce kaliplari saglikli olan ile degistirilir.

      Huzurlu gunler dilerim

      Melek

  70. Hocam, işinizi büyük bir amaç uğruna yaptiğinizdan eminim. Martin Luther King’in de dediği gibi “Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse, Michelangelo’nun resim yaptığı, Beethoven’ın beste yaptığı veya Shakespeare’in şiir yazdığı gibi süpürün. O kadar güzel süpürün ki gökteki ve yerdeki herkes durup ‘burada işini çok iyi yapan biri, dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş.’ desin” .
    Burada insanların sorunlarına tek tek ve büyük sabırla iyi niyetli ve içten yanitliyorsunuz; öncelikle bunun için teşekkür ve tebrik ediyorum.

    Ben 28 yaşindayim, son 8 yil içinde çok kötü olmasa da psikolojimi epey etkileyen birkaç travma yaşadim.Hiç profesyonel yardim almadim, etrafimdaki insanlarin bu konuda o zamanlar bilinçsiz olmasindan ve büyük çoğunlukla da maddi sebeplerden. Danışman ya da psikiyatrik klinik ücretleri malum… İlk yaşadiğim olayda bunun travma olduğunun farkinda değildim. Yalnizca hayal kirikliği olduğunu düşünüyordum. Ancak psikolojimi etkilediğinin çok farkindaydim. Çünkü hayatim tamamen durmuş gibiydi. Okul, iş herşeyi birakmiştim. Yaşadiğim olaylarin ikincisi çok ağir değildi, ya da bana ağir hissettirmedi, ailemden birini hayatimdan çikarmamla sonuçlandi. Çok da travma yaşamadim. Ancak geçen yil yaşadiğim olay benim psikolojimi altüst etti. İlk an çok soğukkanliydim ve bunun ardindan psikolojik anlamda bir şeyler geleceğini sezmiştim. Sonrasi yine kocaman bir hayal kirikliği ve uykusuz bol ağlamali geceler, sonrasi kavgalar, öfke patlamalari, olayi tekrar tekrar yeniden yaşyormuş gibi kabuslarla uyanmalar, bir anda olayin tüm ayrintilariyla ve yeniden sorgulayarak zihnimde belirmesi.. Sonra araya meşguliyet girdi bir 6 ay kadar ve unuttum gibi oldum. Meşguliyetim bitince, ya da bilmiyorum olayin yildönümü geldiği için, yine ayni şeyler… Biraz araştirinca bendeki tüm belirtilerin travma sonrasi stres bozukluğu olduğunu düşündüm. Ayni zamanda 6 yildan fazla zamandir sirt ağrisi çekiyorum. Doktorlar fibromiyalji olabileceğini söylediler. Bunun da çoğunlukla yaşanan psikolojik durumlardan kaynaklandiğini biliyorum.
    Şimdi tüm bunlarin üzerine sigarayi birakma karari aldim ve zyban tablet kullanmaya başladim. Bugün 4. günüm. İlk iki gün hayatimda bile olmayan birine, bir telefon tamircisine çattim. Hiç eşyaya kiymet vermeyen biri olarak “size telefonumu birakiyorum ama güvenmiyorum bana fiş gibi birşey vermeyecek misiniz” dedim. Karşımdaki insanin konuşma şeklinden olsa gerek. Agresif ve duyarsiz biri olduğunu düşünüyorum çünkü ayni kişinin yaptiği işle ilgili daha önce sorun yaşadiğim için tekrar orda bulunuyordum. Ancak bunu bu şekilde yaptiğima sonradan çok pişman oldum. Hem gereksiz öfkeli konuştum hem de kendimi kaygiya soktum. Belki de karşimdaki insani da yok yere gerdim, arkamdan çok sinirlendiğine eminim.

    Sigarayi birakma karari almamin sebebi de, ‘eski ben’ i çok özlüyor olmam. Bu yaşadiklarimla birlikte eski halim birleşirse ortaya yeni ve istediğim bir ben çikacak diye umut ediyorum. İçimdeki umut hiç tükenmedi, tükenmez de. Ancak biraz da bu yüzden sürekli ve sürekli ayni şeyleri yaşıyorum. Hep umutlu olmak eşittir büyük hayal kirikliklari gibi düşünüyorum artik. Ama bende umut hala var.
    Hocam dediğim gibi bugün zyban kullanmamin 4.günü ve 150 mg. dan dozu 300 mg. a çikarmam gerekiyor. Ancak o günden sonra anksiyete belirtileri başladi. Kalbim çarpiyor, sürekli huzursuzum, korkuyorum sanki kötü şeyler olacakmiş gibi. Geceleri yastiğa başimi koyduğum an gene negatif düşünceler yaşadiğim olaylarla birlikte zihnime hücum ediyor. Kendimi müzikle gevşetmeye çalişiyorum, dua ediyorum inanç muhakkak iyi gelir diye; en azindan güvendiğim bir şeylerin olmasi beni rahatlatacaktir. Eninde sonunda uyuyorum ama ertesi gün yine ayni şeyler. İlacin yan etkileri olduğunu biliyorum ama ne yapmaliyim onu bilemiyorum. Çünkü bu kayg dediğimiz şey zihnimi ve ruhumu kullanmami gerçekten engelliyor.
    Sabriniz için çok çok teşekkür ederim, uzun uzun yazip zamaninizi aldim. Tekrar sizi böyle bir dünyada, böyle güzel bir insan olduğunuz için ve insanlara gerçekten yardim etmeye çaliştiğiniz için kutluyorum.

    • Merhaba,

      Oncelikle soylediginiz guzel sozler icin tesekkur ederim. Keske faydam dokunsa.. Her ne radar yorumlarin hepsini cevaplamak istesem de bazen cok gecikebiliyorum.

      Sigarayi birakma karariniz icin tebrik ederim. Anladigim kadariyla bilincli ve iradelisiniz. Son donemde yasadiklariniz kullandiginiz ilacin yan etkilerinden kaynaklaniyor olabilir. Ilac hakkinda detayli bilgim yok. Doktor kontrolunde olmanizi tavsiye ederim. Yan etkiler bir sure sonra ortadan kalkabilir, ya da sizin bunyenize gore ilacin dozunu doktor degistirebilir.

      Hayatinizda zor donemler gecirdiginizi soylediniz. O donemlerde destek alsaydiniz, daha kolay gecirirdiniz eminim. Yine de umudunuza sarilip ayakta kalabilmeyi basarmissiniz.

      Hayat mutluluklar ve hayal kirikliklariyla dolu. Ama hepimizde (oncesinde zarar gormediyse sayet) zorluklarin ustesinden gelebilecek guc var. Ve cevremizde bize deger veren insanlarin da kiymetini bilebilirsek, en zor zamanlari daha az yaralarla atlatabiliriz. Psikolog/psikiyatrlara dusen de bazen terapiyle bazen ilac destegiyle o gucu, enerjiyi canlandirmaya calismak.

      Yurt disinda yasadigim icin son donemlerdeki imkanlardan tam haberdar olmamakla birlikte bazi buyuk sehir belediyelerinin ucretsiz danismanlik hizmeti verdigini biliyorum. Arastirirsaniz uygun bir yer bulabilirsiniz diye tahmin ediyorum.

      Size eski degil, eskisinden cok daha mutlu bir yasam dilerim,

      Sevgiler
      Melek


Sahra için bir cevap yazın Cevabı iptal et

Kategoriler